Türkiye Barolar Birliği Dergisi 170.Sayı

259 TBB Dergisi 2024 (170) Mehmet Emin ALPASLAN kabul etmemesi veya takip talebini aldıktan sonra icra emri göndermemesi hâlinde, pay sahibinin icra mahkemesi nezdinde hakkın yerine getirilmemesi sebebine bağlı şikâyet hukukî çaresine başvurması mümkündür (İİK m. 16). Söz konusu şikâyet, hakkın yerine getirilmemesi veya sebepsiz sürüncemede bırakılması sebebine dayalı olacaktır. Hakkın yerine getirilmemesi veya sebepsiz sürüncemede bırakılması sebeplerine dayanan şikâyet herhangi bir süreye tâbi olmadığından (İİK m. 16/II),142 burada şikâyet süresiz olacaktır. Şikâyet üzerine verilen karara karşı İİK hükümleri çerçevesinde kanun yoluna müracaat edilebilecektir (İİK m. 363 vd.). Kanun yolları tüketildikten sonra; dava yetkinliği görüşü kabul edilirse kanunî dava yetkini, maddî hak görüşü kabul edilirse maddî hak sahibi konumundaki pay sahibi tarafından bireysel başvuru yoluna müracaat edilmesi de mümkündür.143 Zira ilâmın icra edilmemesi adil yargılanma hakkının ihlâli manasına gelir.144 İlâmın pay sahibince icraya konulması talebinin icra memurunca kabul edilmemesi hâlinde; sorumlu yönetim kurulu üyeleri üzerindeki malları kaçırabileceklerdir. Bu durumda, eğer daha önce alınmamış ise ihtiyatî haciz için gerekli işlemlerin yapılması uygun olacaktır. Bu faraziyede alacak ilâma bağlanmış olduğundan, ihtiyatî hacizde teminat da aranmayacaktır (İİK m. 259/2). Yine eğer koşulları oluşursa tasarrufun iptali davaları da açılabilecektir (İİK m. 277 vd.). 4. İcranın Durdurulması Sorumluluk davasında verilen hükmün icraya konulması için kesinleşmesinin beklenmesine gerek yoktur. Bu durum, Türk hukukun142 Pekcanıtez/Simil, N. 308; Kuru/Arslan/Yılmaz, İcra, s. 71; Ramazan Arslan/ Ejder Yılmaz/Sema Taşpınar Ayvaz/Emel Hanağası, İcra ve İflâs Hukuku, 8. Baskı, Ankara 2022, s. 94; Pekcanıtez/Atalay/Sungurtekin Özkan/Özekes, İcra, s. 134; Pekcanıtez/Atalay/Sungurtekin Özkan/Özekes, Ders Kitabı, s. 70, Rn. 282; Yıldırım/Deren Yıldırım, s. 34. 143 Alman hukukunda iradî dava yetkininin anayasa şikâyetine müracaat edemeyeceği kabul edilmekteyse de kanunî dava yetkininin müracaat edebileceği kabul edilmektedir (Rolf Schmidt, Grundrechte, 24. Auflage, Grasberg bei Bremen 2019, Rn. 1044-1045). Ayrıca bkz. Alpaslan, s. 213 vd. 144 Osman Doğru, Anayasa Mahkemesine Bireysel Başvuru Rehberi, İstanbul 2013, s. 22 vd.; Alpaslan, s. 450 vd.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1