155 TBB Dergisi 2024 (171) Mesut KÖKSOY durum, uygulamada belirsizliğe neden olabilecek niteliktedir. Bu nedenle, her iki fıkranın birleştirilerek yeniden düzenleme yapılması yerinde olur. Bununla birlikte, HMK m. 418/II hükmü uyarınca hakem kurulundan bir üyenin reddi talebi hakkında verilen karara karşı başvuru yolunun bulunmadığı, HMK m. 418/III hükmü uyarınca ise ret talebinin reddi hâlinde mahkemeye başvurulabileceği, bu nedenle, her iki fıkra arasında çelişki bulunduğu görüşüne katılamamaktayız. Zira hakem kurulundan bir üyenin reddine ilişkin olarak hem HMK m. 418/II hem de m. 418/III hükümlerinde düzenleme yer alması kanun yapma tekniği açısından sorunlu olsa da bir bütün olarak değerlendirilmelidir. HMK m. 418/II hükmünden hakem kurulunca ret talebi hakkında verilen kararlara karşı başvuru yolunun bulunmadığı açıkça anlaşılmamaktadır. Bu nedenle, her iki fıkradaki düzenlemeyi birbirinin devamı niteliğindeki düzenlemeler olarak kabul etmek gerekir. Reddi istenen hakemin söz konusu yargılamaya katılıp katılmayacağına ilişkin kanunda açıklık bulunmamaktadır. Karar çoğunluğunu ortadan kaldıracak sayıdaki hakemin veya seçilen tek hakemin reddi talebi mahkemece inceleneceğinden söz konusu durumlarda reddedilen hakem yargılamaya katılamaz. Bununla birlikte, hakem kurulundan sadece bir veya karar çoğunluğunu ortadan kaldırmayacak sayıda hakemin reddi hâlinde reddedilen hakemin yargılamaya katılıp katılamayacağı bir sorun teşkil etmektedir.171 Bu hususa ilişkin olarak doktrinde farklı görüşler ileri sürülmektedir. Bir görüşe göre, talep hakkında hakem kurulunca karar verileceğinin düzenlenmesi ve kurulun oluşumuna ilişkin herhangi bir istisnaya açıkça yer verilmemiş olması reddi talep edilen hakemin de yargılamaya katılabilmesinin mümkün olduğunu gösterir. Reddi talep edilen hakemin yargılamaya katılamayacağının kabul edilmesi, geriye kalan hakemlerin karar yeter sayısını sağlayamama sorununun ortaya çıkmasına neden olabilir.172 Diğer görüşe göre, reddedilen hakem, menfaati bulunduğundan dolayı yargılamaya katılamaz.173 171 İsviçre doktrininde ret hakkının kötüye kullanıldığının belli olduğu veya açıkça dayanaktan yoksun talepler hakkında hakem kurulunun kendisinin karar verebileceği ifade edilmektedir (Dasser, Art. 369, N. 3). 172 Yeşilova, s. 620. 173 Yılmaz, s. 5456.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1