224 Psikolojik Bozuklukların Tedavisinde Aydınlatılmış Onam Bazı özel nitelikli düzenlemelerde de hekimin aydınlatma yükümlülüğü ile rızanın hukuksal dayanaklarını bulmak mümkündür. 1219 sayılı Tababet ve Şuabatı San’atlarının Tarzı İcrasına Dair Kanun’un 70’inci maddesinde bütün tıbbi müdahalelerde hastanın rızasının alınması gerektiği açık bir şekilde ifade edilmektedir.22 Hekimin aydınlatma yükümlülüğü ile ilgili bir farklı bir düzenleme de Tıbbi Deontoloji Nizamnamesi’nin 14. maddesinin ikinci fıkrasında yer almaktadır. Buna göre, hastanın maneviyatı üzerinde fena tesir yapmak suretiyle hastalığın artması ihtimali bulunmadığı takdirde, teşhise göre alınması gereken tedbirlerin hastaya açıkça söylenmesi gerektiği belirtilmektedir. Aydınlatma yükümlülüğünün rızanın bir koşulu olması ve bu bağlamda ülkemiz hukukunda yasal dayanaklarının da mevcut düzenlemelerle yapılmıştır.23 Bunlarla birlikte Hasta Hakları Yönetmeliği 18’inci madde 2’inci fıkrasına göre: “Hasta, tıbbi müdahaleyi gerçekleştirecek sağlık meslek mensubu tarafından tıbbi müdahale konusunda sözlü olarak bilgilendirilir. Bilgilendirme ve tıbbi müdahaleyi yapacak sağlık meslek mensubunun farklı olmasını zorunlu kılan durumlarda, bu duruma ilişkin hastaya açıklama yapılmak suretiyle bilgilendirme yeterliliğine sahip başka bir sağlık meslek mensubu tarafından bilgilendirme yapılabilir.” Aynı yönetmeliğe göre, bilgi mümkün olduğunca sade şekilde, tereddüt ve şüpheye yer vermeden, hastanın sosyal ve kültürel düzeyine uygun olarak anlayabileceği şekilde verilmelidir. Esas olarak hastanın kendisinin bilgilendirilmesi esastır. Hastanın kendisi yerine bir başkasının bilgilendirilmesini talep etmesi halinde, bu talep kişinin imzası ile yazılı olarak kayıt altına alınmak kaydıyla sadece bilgilendirilmesi istenilen kişilere bilgi verilir. Fiziksel hastalığı olan kişilerde olduğu gibi psikolojik bozukluğu olan kişilerde de durumu kavrayıcı, empatik ve destekleyici, uygun psikolojik bir yaklaşımda bulunulması tavsiye edilmektedir. Hekim 22 Tababet ve Şuabatı San’atlarının Tarzı İcrasına Dair Kanun, Kanun Numarası: 1219, Kabul Tarihi: 11.4.1928, RG 14.4.1928/863, madde 70: “Tabipler, diş tabipleri ve dişçiler yapacakları her nevi ameliye için hastanın, hasta küçük veya tahtı hacirde ise veli veya vasisinin evvelemirde muvafakatini alırlar. Büyük ameliye cerrahiyeler için bu muvafakatin tahriri olması lazımdır. (Veli veya vasisi olmadığı veya bulunmadığı veya üzerinde ameliye yapılacak şahıs ifadeye muktedir olmadığı takdirde muvafakat şart değildir.).” 23 Ozanoğlu, s. 62.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1