15 TBB Dergisi 2024 (171) Dilan CAN BAYHAN Kanun, hangi hallerin gecikmesinde sakınca bulunan haller kapsamında olduğuna dair bir açıklama yapmamıştır.47 Gecikmesinde sakınca bulunan hal durumunun bulunması için, şiddet mağduru hakkında, kolluk amiri tarafından tedbir kararı verilmemesi halinde mağdurda, telafi edilemeyecek bir zararın meydana gelecek olması gerekmektedir.48 Bu durumda somut olayın özelliklerine göre bir değerlendirme yapmak gerekir. Örnek olarak mesai saatleri dışında, hafta sonlarında, resmî tatil günlerinde veya mesai saatleri içinde olmasına rağmen risk faktörü yüksek olaylarda gecikmesinde sakınca bulunan hallerin varlığından söz edilebilir. Özellikle mülki amire ulaşılamaması veya ulaşılmasında sıkıntı yaşanması da gecikmesinde sakınca bulunan hal oluşturabilir.49 Kolluk amirinin vermiş olduğu koruyucu tedbir kararı ve evrakının, kararın alındığı tarihten sonraki ilk iş gününde mülki amire sunulması gerekir. Mülki amirin, koruyucu tedbir kararını kırk sekiz saat içinde onaylaması gerekir. Mülki amir kararı kırk sekiz saat içinde onaylamazsa, tedbir kendiliğinden ortadan kalkar.50 47 6284 sayılı Kanun’un uygulanmasına dair yönetmelikte gecikmesinde sakınca bulunan hal kavramı şu şekilde tanımlanmıştır: “Gecikmesinde sakınca bulunan hal: Kolluk tarafından yapılacak tahkikat ve risk değerlendirilmesi sonucunda, derhal işlem yapılmadığı takdirde, şiddet eyleminin önlenememesi, kişinin can güvenliği, hak ve hürriyetlerinin korunmasının tehlikeye girmesi, korunan kişinin zarar görmesi, şiddet eyleminin iz, eser, emare ve delillerinin kaybolması, şiddet uygulayanın kaçması veya kimliğinin tespit edilememesi gibi ihtimallerin ortaya çıkması ve resen veya ilgilinin talebi üzerine mülki amirden ya da hâkimden karar almak için yeterince vakit bulunamaması halini,” (6284 s. Kanun Uyg. Yön. m. 3/1-c) 6284 sayılı kanunun uygulanmasından sonra gecikmesinde sakınca bulunan hal kavramının değerlendirilmesinde tereddütler yaşanması üzerine, Bakanlık tarafından yayınlanan genelgede de bu konuya değinilmiştir: “7) Korunan kişinin, kolluk tarafından yapılacak tahkikat ve risk değerlendirilmesi sonucunda, derhal işlem yapılmaması halinde mağdurun hayatının tehlikeye girmesi, suç işlenmesinin önlenememesi ve mülki amirden karar almak için vakit bulunmaması halinde, resen veya ilgilinin talebi üzerine geçici koruma tedbir kararı alınarak mülki amirin onayına sunulması,” (19/04/2012 tarih ve 2012/13 sayılı, 6284 sayılı Kanun’un Uygulanmasına Dair Genelge) 48 Tuna, a.g.e., s. 66. 49 Günay, a.g.m., s. 663, Yağcıoğlu, a.g.m., s. 937. 50 Çelt, a.g.m., s. 126; Günay, a.g.m., s. 664, Yağcıoğlu, a.g.m., s. 937.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1