304 Kurumsal Yönetim Perspektifinde İş Adamı Kararı İlkesinin Bir Değerlendirmesi ABD hukukunda yönetim kurulu üyesinin karar alma sürecine dair yükümlülükleri yerine getirirken hukuken sorumlu olmadığı karinesi hâkimken Alman hukukunda bu yönde bir karineye yer verilmemiştir. ABD hukukunda ilkenin belirlendiği karine kapsamında nihai hedef karar alma süreci özelinden belirlenmekte ve karinenin aksi davacı tarafından iddia edilip ispatlanmadıkça, kararın içeriği veya karara bağlanmış sonuçlar bakımından değerlendirilmesine geçilmemektedir. ABD hukukunda alınan kararın mevzuata açık bir şekilde aykırı olması durumunda, ilgili kararın alınma sürecindeki işleyiş kapsamında ortaya çıkan unsurların eksikliği bakımından güçlü bir işaret olarak yorumlanması ve bu sebeple karinenin aksinin ispatlanması hususunda kullanılması mümkünken Alman hukukunda ise mevzuata ve/ veya esas sözleşmeye aykırı olarak alınan yönetim kurulu kararlarına karşı kararı ilkesi uygulanamamaktadır. İş adamı kararı ilkesi, hem davacılar için usulü bir rehber hem de maddi bir hukuk kuralı olarak işlemektedir. Bir ispat kuralı olarak, “bir şirketin yöneticilerinin bir iş kararı verirken bilgiye dayalı olarak [yani, gerekli özeni göstererek], iyi niyetle ve alınan eylemin şirketin yararına olduğuna dair dürüst bir inançla hareket ettiklerine dair bir karine” oluşturur. Bu karine ilk olarak, “dolandırıcılık, kötü niyet ya da kişisel kâr ya da menfaat sağlama gibi olağan anlamda kendi çıkarına işlem” yapıldığına dair herhangi bir kanıt bulunmaması halinde, yönetim kurulunun verdiği ya da görünürdeki yetkisi dahilinde yönetici tarafından onaylanan bir işleme bağlanır.49 Yöneticilerin hizmet ettikleri şirketlere ve hissedarlara karşı güvenden doğan yükümlülükleri bulunmaktadır. Bu görevler arasında özen ve sadakat yükümlülüğü de vardır. Olağan güven ilişkisi, bu görevlerin ihlalini sorumluluk için yeterli bir gerekçe olarak görmektedir: İhlal eşittir sorumluluk. Ancak yöneticiler için durum böyle değildir. İş adamı kararı ilkesi (BJR), belirli diskalifiye edici davranışlar tespit edilmediği sürece, yöneticileri bu sıfatla aldıkları kararlar için kişisel sorumluluktan koruyan, yargı kararlarıyla oluşturulmuş bir doktrindir.50 49 Cede & Co. v. Technicolor, Inc., 634 A.2d 345 (Del. 1993). 50 McMillan, p. 524.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1