Türkiye Barolar Birliği Dergisi 171.Sayı

337 TBB Dergisi 2024 (171) Buğra FINDIKLI 1. VUK’un 10. Maddesine Göre VUK’un 10. maddesine göre, kanuni temsilcilerin sorumluluğuna gidilebilmesi için vergi ve buna bağlı alacakların limited şirketten tamamen veya kısmen alınamamaması gerekmektedir. Kanunun lafzından da tespit edileceği üzere kanun “vergi alacağının tahsil edilmesinin mümkün olmamasını” ifade etmektedir. Gerçekten de VUK’un 10. maddesi gereği kanuni temsilcilerin tüzel kişiliğin borçları nedeniyle takip edilebilmesi için öncelikle temsilcisi olduğu tüzel kişi adına usulüne uygun tarh ve tahakkuk ederek kesinleşmiş ve vadesinde ödenmemiş bir amme alacağının bulunması gerekmektedir.52 Ancak bu kesinleşmiş amme alacağına ilişkin 6183 sayılı Kanun uyarınca başlatılan cebri icra yollarının tüketilmesi ve sonuçsuz kalması halinde kanuni temsilcinin sorumluluğuna gidilebilir.53 Sorumluluğu, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul Ticaret Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2019, s. 99. Amme alacağının zamanaşımına uğramış olması, amme alacağını eksik borç haline getirir. Zamanaşımı borcu sona erdiremez, borçluya bir def’i hakkı sağlar. Zamanaşımına uğramış bir borcun borçlusunun borcunu ifa etmesine engel olmak için sebep yoktur. Oğuzman/Öz, s.583. Dolayısıyla, zamanaşımının amme borcunu tamamıyla sona erdirdiğini söylemek doğru olmaz. Nitekim, 6183 sayılı Kanun’un 102. maddesinin 2. fıkrasına göre zamanaşımından sonra mükellefin rızaen yapacağı ödemeler kabul olunur. 52 “…213 sayılı Kanun’un yukarıda kuralına yer verilen 10. maddesi uyarınca, kanuni temsilcilerin tüzel kişiliğin borçları nedeniyle takip edilebilmesi için de öncelikle temsilcisi olduğu tüzel kişi adına usulüne uygun tarh ve tahakkuk ederek kesinleşmiş bir kamu alacağının bulunması gerekmektedir…” Danıştay 3. Daire, E. 2019/6032 K. 2022/873 T. 3.3.2022; Danıştay 7. Daire, E. 2020/56, K. 2020/5124, T. 15.12.2020. E.T: 20/03/2024. Lexpera Mevzuat. 53 “…Kamu alacağının kanuni temsilciden aranabilmesi için vergi borçlusu şirket hakkında 6183 sayılı Yasa ile belirlenen takip ve cebren tahsil yollarının tüketilmesi ve kamu alacağının şirketin mal varlığından tahsil olanağı bulunmadığının saptanması gerekmektedir… davacının kanuni temsilcisi olduğu şirkete ait borcun kesinleşmesi için, öncelikle şirketin iflası ile birlikte iflas masasına alacak kaydı yaptırılıp, kamu alacağının 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nda belirtilen usullere göre tahsilinin sağlanması gerekmekte iken, bu süreç tamamlanmadan söz konusu alacağın şirketten tahsili için tüm takip yollarının tüketildiğinden, diğer bir ifade ile kamu alacağının şirketin mal varlığından tahsil olanağı kalmadığından söz edilemeyeceği için davacı adına kanuni temsilci sıfatıyla ödeme emri düzenlenmesinde isabet bulunmamaktadır…” Danıştay 9. Daire, E. 2020/2784 K. 2021/2502 T. 5.4.2021. E.T: 20/03/2024. Lexpera Mevzuat.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1