Türkiye Barolar Birliği Dergisi 172.Sayı

109 TBB Dergisi 2024 (172) Yaprak ÖNTAN verdiği görevsizlik kararına yapılan itirazı kabul etmesiyle, esasında ağır ceza mahkemesinin görevsiz olduğu da belirtilmiş olduğundan, çeşitli kararlarda bu durum “zımni görev uyuşmazlığı” olarak nitelenmektedir. Ne var ki, bu durumda itirazı kabul eden karar kesin olduğundan esasında bir uyuşmazlık söz konusu olmamaktadır. Bu durumda asliye ceza mahkemesinin görevsizliği ya istinaf ve temyiz kanun yollarında öne sürülebilir ya da kanun yararına bozma yoluyla Yargıtay ceza dairesince incelenebilir. İtiraz mekanizmasının yarattığı sıkıntı, bir şekilde içtihatla çözülmeye çalışılmaktadır.16 tılış biçimine lehe Yasa değerlendirmesinin üst dereceli mahkemeye ait olmasına ve Feke Asliye Ceza Mahkemesi’nin kararındaki gerekçeye göre, yerinde görülmeyen Kozan Ağır Ceza Mahkemesi’nin 13/02/2015 gün ve 2015/47 E. 2015/29 K. sayılı görevsizlik kararının kaldırılmasına,” Y 5. CD, 09.03.2020, E. 2020/1547, K. 2020/9948; “Mersin 6. Sulh Ceza Mahkemesi’nce verilen görevsizlik kararına sanık tarafından yapılan itiraz üzerine incelemenin Mersin 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nce yapılması ve Mersin’de birden çok asliye ceza mahkemenin olduğunun anlaşılması karşısında, mahkemeler arasında zımni görev uyuşmazlığı bulunmadığı kabul edilerek tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir”. Y 5. CD, 26.05.2014, E. 2012/16935, K. 2014/10401 (Erişim Tarihi: 22.06.2023 www.karararama.yargitay.gov.tr). 16 Uygulamada ağır ceza mahkemelerinin verdiği görevsizlik kararlarına karşı itiraz mekanizmasının işletilmeyebildiği, mahkemelerin bir kısmının itiraz sürecini beklemeden dosyayı Yargıtay’a gönderdikleri hakkında bkz. Mustafa Taşkın, “Ceza Yargılamasında Görevsizlik Kararları ve Bunun Yargılama Sürelerine Etkisi”, Uyuşmazlık Mahkemesi Dergisi, 2016, S. 7, s. 1036. Ne var ki, halihazırdaki düzenlemeler bakımından olması gereken itiraz mekanizmasının işletilmesi ve madde yönünden yetki uyuşmazlığı doğması halinde bölge adliye mahkemesi ceza dairesince uyuşmazlığın çözülmesidir. “5235 sayılı Kanun’un 37/2. maddesi uyarınca, bölge adliye mahkemesi ceza dairelerinin görevlerinin, yargı çevresi içerisinde bulunan adli yargı ilk derece ceza mahkemeleri ile hakimlikler arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmekle sınırlı olduğu, görev veya yetki uyuşmazlığından söz edilebilmesi için biri diğerini yetkili veya görevli kılan kesinleşmiş veya kesin nitelikte iki kararın olması gerektiği, CMK’nın 5/2. maddesindeki, “Adli yargı içerisindeki mahkemeler bakımından verilen görevsizlik kararlarına karşı” ve aynı Kanunun 18/3. maddesindeki “Yetkisizlik kararlarına karşı” itiraz yoluna gidilebilir şeklindeki hükmün yalnızca ilk verilen görevsizlik veya yetkisizlik kararı açısından değil, mukabil kararlar açısından da geçerli olduğu, kanun yoluna başvuru imkanı bulunan bir karara karşı, bu imkanın tanınmaması halinde, ilgili kararın kesinleşmesi söz konusu olmayacağı gibi henüz başvurulacak olağan bir yasa yolu bulunan bir kararla ilgili olarak, görev ve yetki uyuşmazlığının doğduğundan da söz edilemeyeceği, İncelenen dosyada, Yozgat 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin görevsizlik kararı kesinleşmiş ise de, Yozgat 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nce verilen karşı görevsizlik kararının taraflara usulüne uygun şekilde tebliğ edildiğine ve anılan kararın usu-

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1