Türkiye Barolar Birliği Dergisi 172.Sayı

191 TBB Dergisi 2024 (172) Alparslan ŞİMŞEK göz ardı edilmediği noktasında kastının kapsamını veya daha spesifik olarak bu durumda bu kurala ilişkin farkındalığının kapsamını belirlemekle ilgilidir. Kanıtlar, Dr. Syrchikov’un, hangi maddelerin yasaklandığını araştırmak için nereye gidebilecekleri konusunda ekibe bilgi verdiğine dair güvence vermesine rağmen, anti-doping kuralları ve anti-doping sistemi hakkındaki farkındalık düzeyinin nispeten düşük olduğunu gösteriyor. Ayrıca, sporcunun ağırlıklı olarak gençlik seviyesindeki deneyimi göz önüne alındığında hem Balandin hem de Demidyuk ve ayrıca Rodionov, dopingle mücadele uyumluluk gerekliliklerini yerine getirmelerine yardımcı olacak danışmanları olan “A takımı” oyuncularının aksine, genç oyuncuların anti-doping kural ihlalini anlama düzeyleri pek yüksek değildir. Geriye Balandin ve Limonov’un Dr. Syrchikov’a danışıp Mildronat kullanımı için onay aldıklarını iddia etmeleriyle ilgili çeşitli açıklamalar kalıyor. Her ne kadar Dr Syrchikov’un yasak olduğunu bildiği bir maddenin kullanımına izin vermesi bazı açılardan pek mümkün görünmese de Demidyuk’un bu konuşmayı doğrulamış olması gerçeği bir miktar ağırlık taşıyor. Dahası, Dr Syrchikov’un soruya verdiği iddia edilen tepki konusunda bir dereceye kadar şüpheye veya farklı yorumlara yer var. Örneğin, iki sporcuya, eğer isterlerse almalarını söyleyip söylemedikleri ve onların sorularına sinir bozucu bir yanıt verip vermedikleri ve bunu onay olarak mı algıladıkları belli değil. Sahip olduklarına inandığı bilgilere dayanarak kendi kararlarını vermelerinin onlara ait olduğuna inanmış olabilir. Ayrıca, Limonov’un DADC duruşmasının tutanaklarında da kanıtlandığı gibi, o sırada milli takımda oynamadıkları için teste tabi tutulmalarının pek mümkün olmadığına inanmış olabilir ve onları hesaplanmış bir riski almaktan tamamen yasaklamamıştır. Her iki durumda da Tek Hakem, Temyiz Eden’in tanıklarının ifadeleriyle ilgili potansiyel sorunlara rağmen, Dr. Syrchikov’un ifadesini özellikle ikna edici bulmadı. Delillerin çoğunluğu oyuncu ve takım arkadaşının Dr. Syrchikov’dan tavsiye aldığını gösterdiği ve bu durumun, söz konusu koşullar altında maddenin yasallığı hakkında kendilerini bilgilendirmek için mantıksız bir yaklaşım olmadığı dikkate alınınca Dr. Syrchikov’un cevabı, makul olarak izin verici olarak yorumlanabilir. Mevcut davada sunulan bu durum, Davalı tarafından belirtilen emsal karardan önemli ölçüde farklıdır. Pereira davasında söz konusu madde enjeksiyon yoluyla uygulanan bir anabolik steroiddi. Uygulamanın niteliği açık bir tehlike işaretiydi ve Mildronate’den farklı olarak maddenin yakın zamanda izin verilen bir madde olma geçmişi yoktu. Da Costa davasında, söz konusu maddenin adı, içeriğinin, yani androjenik steroidin açıkça göstergesiydi. Bu unsurları bir araya getiren Tek Hakem, oyuncunun, olasılıklar dengesine göre, anti-doping kural ihlalinin kasıtlı olmadığını kanıtlama yükünü çok dar bir şekilde yerine getirdiğini tespit eder. Sonuç olarak, bu vakanın (CAS 2018/A/5583 ve 2016/A/4676 ile birlikte) tanımlanmamış bir maddeyi içeren bir anti-doping kural ihlalinin kasıtlı olmadığının tespit edildiği çok az vakadan biri olduğu görülmektedir. Bu durumlarda olduğu gibi, bu sonuç “bu nedenle, gerçeklerin kaçınılmaz olarak farklı olacağı bir tür emsal oluşturacak şekilde kötüye kullanılmamalıdır” (CAS 2018/A/5583).” Bu tespitten sonra, önemli bir kusur veya ihmal olup olmadığına ilişkin değerlendirmeler yapılmış ve sporcunun Mildronate almaya karar verdiği sırada pek tecrübeli olmamasına rağmen, yine de yuttuğu maddenin yasaklanmamasını sağlamak için temel ek adımları atabilecek (ve at-

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1