Türkiye Barolar Birliği Dergisi 172.Sayı

199 TBB Dergisi 2024 (172) Alparslan ŞİMŞEK belirtilerek pozitif testinden yaklaşık 21 gün önce, yani ligandrolün saptanması için geçen süre boyunca kontamine olmuş olması mümkün kabul edilmiştir. Kararda önemli gördüğümüz şu değerlendirmeler yapılmıştır: “Bu durumda bilim önemlidir ancak sporcunun sisteminde tespit edilen yasaklı maddenin tanımlanmış bir kaynağının olmaması nedeniyle belirleyici olamaz. Ligandrol hakkında bilinen düzenleyici bir onayın olmamasına rağmen Avustralya’da karaborsada yaygın olarak bulunan bir maddedir. Özellikle internette tedarikçiler tarafından satılması ve reklamının yapılması durumu söz konusudur. Toplu ürün arayan vücut geliştiriciler tarafından yararlarının tartışıldığı iddia ediliyor. Bazıları tarafından onarıcı niteliklere sahip olduğu, bilim adamları tarafından kadınlar üzerindeki etkisi açısından hiç analiz edilmediği, tıpta olası yardımı olduğu düşünüldüğü (yaşlıların merdiven çıkma ve inmesinde yarar sağladığı) ve muhtemelen küçük kontaminasyon (damlacıklar veya toz) ile bulaşabileceği hususları açıktır………….. Ligandrol maddesinin görünürdeki bulaşıcılığı göz önüne alındığında imkânsız olmayan bir tür çekişme vardır. Talimat, söz konusu sonucu dışlamaz veya kabul edilemez saymaz. Koşulların bütünlüğüne ilişkin kanıtlara dönülür ve burada sporcu, tezinin doğrulanması açısından kendisini daha sağlam bir zeminde bulur. Olaydaki sporcu ise başarılı, elit bir yüzücüdür. Dünya rekoru kıran bir takımın parçasıdır. Kendisi Kore’de yapılacak Dünya Şampiyonası için hem 4x100 hem de 4x200 metre milli takımlarının bir üyesi olarak seçilmiştir. (Zaten olumsuz test haberi üzerine geçici olarak askıya alınmasının bir sonucu olarak Kore’den Brisbane’e geri gönderilmiştir.) Bu başarıya giden yolda birçok kez test edilmiş, test sonuçları negatif çıkmıştır. …….. Sporcunun hakem önündeki beyanında uzun mesafe performansının bir dayanıklılık sonucunda gerçekleştiğini bu nedenle yasaklı maddenin etkisi sebebiyle bir kazanç sağlanılmasının mümkün olmadığı hususlarına değinmiştir. Yasaklı maddenin alımında hız ve dayanıklılık kombinasyonunun tespit edilmesi gerekirdi ancak eğer sporcunun başarısı yasaklı maddeye dayandırılacaksa sporcunun yarışlardaki istikrarlı sürelerinde olumlu anlamda bir artış olurdu. Böyle bir durum olmadı. Aynı şekilde ilgili dönemde sporcunun formunda düşüşe dair bir kanıt bulunmadığını belirtmekte fayda var. Sporcunun iyi giden başarısı ve altın madalyasının sporcuyu olimpiyat oyunlarına götürebilecek bir yolda olduğuna işarettir. ……..Bu bağlamda sporcunun, testinin pozitif çıktığı haberini almadan önce ligandrol diye bir maddeyi hiç duymadığını söylemesinde kendisine nasıl bir fayda sağlamış olabilir? İnternette satılan ve tartışılan sentetik bir ürünü ekibine danışmadan yutmasında kazancı ne olabilir? Müsabakalar arası iyileşmesine yardımcı olacak fazladan bir şeye ihtiyacı olduğu varsayımıyla (ki bunu WADA artık bir olasılık olarak sunuyor) sporcu tavsiye almadan bu maddeyi alıp tüketir miydi? Neden? Birinci sınıf yüzücülerin yüksek motivasyona sahip olduklarını, çok az kişinin tahammül edebileceği uzun yıllar süren eğitim rejimlerine katlandıklarını ve bu rotada kalmak için gerekli fedakarlıkların bilincinde olduklarını ve bu nedenle yüzücülere kıymet verildiğine dikkat çekilmesi gerekir. …….. Sporcu aleyhine başvuruda bulunanların ileri sürdükleri açıklamalarda sporcunun, spor faaliyetleri açısından iyileşme olduğunu söylemeleri sporcunun bu takviyeleri kullanma alışkanlığının olduğunu söylemeleri doğrulanmamış soyut açıklamalardan ibarettir. Adalet kapsamında bu gibi suçlamaların kimseye faydası yoktur. …………….Bu nesnel koşullar göz önüne alın-

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1