208 Yasaklı Bir Madde veya Yasaklı Bir Yöntemin Tespit Edilmesi, Kullanılması veya Kullanılmaya Teşebbüs Edilmesi veya Bulundurulması Anti-Doping Kural İhlallerinde Yaptırımın Belirlenmesinde Kusur Unsuru önüne alındığında, “Cilic” ilkelerinin tamamının uygulanamayacağı ortaya çıkmaktadır.82 Bu yeni yaklaşımın önemli bir sonucu, yargıla82 Arbitrations CAS 2017/A/5301 Sara Errani v. ITF & CAS 2017/A/5302 National Anti-Doping Organisation (NADO) Italia v. Sara Errani and ITF, award of 8 June 2018 sayılı kararına konu olayda, sporcunun numunesinde yasaklı madde olan “Letrozol” bulunmuş ve bu madde tanımlanmış maddedir. Olayda kastın olmadığının tespiti yapıldıktan sonra önemli bir kusur veya ihmalin olmadığını, olasılık dengesine göre sporcunun ispat edeceği belirtilmiştir. İlk koşul olarak yasaklı maddenin kaynağının ispat edilmesi gerektiği belirtildikten sonra, sporcunun numunelerinde bulunan letrozol konsantrasyonu, bir veya daha az Femara hapına karşılık gelen letrozol miktarının tek seferde alınmasıyla uyumsuz olmadığını belirtmiş ve yemeğe Femara hapının karıştığı ve sporcunun bunu yediği kabul edilerek kaynağın ispat edildiği kabul edilmiştir. Bu aşamadan sonra kusur derecesinin tespitine geçilmiştir. Kusur ve derecesinin tespitini, özellikle Cilic kararında (CAS 2013/A/3327 & 3335) belirlenen yerleşik CAS içtihadına uygun olarak anlaşılması ve uygulanması gerektiği belirtilmiştir. Aynı şekilde, bir “objektif” bir de “sübjektif kusur düzeyi”nin dikkate alınması gerektiği ve objektif kusur düzeyinin “sporcunun durumundaki makul bir kişiden ne tür bir özen standardının beklenebileceğine” işaret ettiği ve sübjektif düzeyin ise “kendi özel durumu ışığında o sporcudan ne beklenebileceğine” işaret ettiği belirtilmiştir. WADA maddesinin 2015 versiyonu, önceki madde 10.4’ün yerini alan madde 10.5.1.1 ve bunu takip eden madde 10.5.1 (a), özelliklerin değerlendirilmesi açısından önceki şemadan önemli ölçüde farklı olduğunu ve bu nedenle Cilic doktrininin 2015 WADA Kodunun yaptırım sistemine uyarlanması gerektiği belirtilmiştir. O dönemde geçerli olan 10.4’e göre, 0 ile 2 yıl arasındaki hak mahrumiyeti sınırları dahilindeki indirim, kusur veya ihmalin derecesine bağlı olduğunu, bu nedenle panel, prensip olarak kusur derecelerini “önemli”, “normal” ve “hafif” olarak ayırdı ve bu kategorilerin her birine bir zaman aralığı tahsis ettiği belirtilmiştir. Ayrıca belirli bir vakanın hangi kusur kategorisine girebileceğini bulmak için heyet hem objektif hem de subjektif kriterlerin dikkate almanın faydalı olacağını ve objektif unsurun, kusur kategorisini belirlemede “en önemli” olması gerektiğini belirtmiştir. Ancak 2015 WADA Kuralı uyarınca yaptırım rejiminin önemli ölçüde değiştirildiğini ve WADA Kurallarının hem 2009 hem de 2015 baskısı kapsamındaki hukuki durumların örtüştüğünü belirtmiştir. Ancak yaptırım rejimi, yaptırımın olası indirimi açısından farklılık gösterdiğini ve artık önemli kusur kategorisi için indirim yapılamayacağını; yalnızca normal veya hafif derecede kusur veya ihmal için indirim yapılabileceğini belirtmiştir. Halen mevcut olan 24 aylık zaman aralığı artık üç yerine yalnızca iki hata kategorisini kapsadığı ve normal kusur derecesi için 12 aydan fazla ve 24 aya kadar, standart derece ise 18 aylık hak mahrumiyeti süresine yol açacağı ve hafif kusur derecesi için 0 – 12 aya kadar, standart derece ise 6 aylık hak mahrumiyeti süresine yol açacağı belirtilmiştir. Bireysel bir olayda kusurun derecesinin belirlenmesi amacıyla Cilic kararında tanımlanan diğer yol gösterici ilkelerin de uygulanacağını belirtmiştir. Bu açıklamalardan sonra somut olayı değerlendirmiş ve sporcunun sergilediği kusur veya ihmalin derecesini belirlemek amacıyla, sporcunun annesi tarafından pişirilen yemek aracılığıyla yanlışlıkla letrozol aldığı yönündeki açıklama-
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1