253 TBB Dergisi 2024 (172) Ümit Vefa ÖZBAY Augustus’un evlilik ve zina düzenlemeleri ile bağlı olarak, kadınların kıyafetlerine yönelik uyarılarda da bulunmuştur ve bunların da Lex Iulia Sumptuaria bünyesinde yer aldığı düşünülmektedir.117 Hadley bu kanunun “yeni zenginlerin ve bu tür yollarla şöhret peşinde koşanların müsrif gösterilerine ve şımarıklıklarına karşı kamuoyunun somut bir ifadesini oluşturduğunu118” söyler. Augustus bu düzenlemesinde de aile işlerine karışmakta ve kendisini aile babası (pater familias) yerine koyarak Roma devletinin temel taşı olan ailelere paralarını nasıl harcamaları gerektiğini öğütlemektedir. Augustus’un; ahlakın denetlenmesi, kadınların moda anlayışı ve ailelerin giderlerinin nasıl olması gerektiği konularının kendi sorumluluk alanına girdiğini düşündüğüne şüphe yoktur.119 Dolayısıyla Augustus döneminin sumptuaria kanununun, Augustus’un tutucu, muhafazakâr ve gelenekleri ön planda tutan yapısına bir çentik daha attığını ve devletin halk üzerindeki kontrolünü güçlendirmeye yönelik bir başka kanıt olduğunu söyleyebiliriz. 8. Lex Fufia Caninia ve Lex Aelia Sentia Augustus’un, kendi döneminde yapmak istediği şeylerden birisi de özgür bırakılan köle sayısını azaltmaktır. Suetonius’un da anlattığı gibi Augustus Roma soyunun temiz ve bozulmadan kalması için, halkın kanına yabancı ve köle kanı karışmamasına çok özen göstermiş ve bunu sağlamak adına kölelerin özgür bırakılma koşullarını belirlerken, bir yandan da özgür bırakılabilecek kölelerin sayısına sınırlar getirmiştir.120 Bu amaç doğrultusunda iki ayrı kanun düzenlenmiştir; söz konusu kanunlar Lex Fufia Caninia ve Lex Aelia Sentia isimlerini taşır. Lex Fufia Caninia, M.Ö. 2 yılında çıkartılmıştır ve daha çok vasiyetname ile yapılan azat etmeleri sınırlayarak, devleti nereden geldikleri belli olmayan azatlılarla doldurmamak amacını taşır.121 Düzenlemeye 117 Tilson, s. 13. 118 Herbert Spencer Hadley, Rome and the World Today, G.P. Putnam’s Sons, New York 1923, s. 190. (aktaran; Anne Kathyrn O’Keeffe, Augustus as Paterfamilias, The University of Georgia, Tez, s. 50) 119 O’Keeffe, s. 50. 120 Suetonius, s 110-111. 121 Umur, s. 117.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1