Türkiye Barolar Birliği Dergisi 173.Sayı

5 TBB Dergisi 2024 (173) Tolga ŞİRİN yasa bu türden müdahaleler için açık bir ölçüt ortaya koymuş olmasa da Anayasa’nın anılan hükmünün uluslararası hukuka uygun ve özerk yorumu bizi, az önce zikredilen ölçütlerin bu müdahaleler için de geçerli olduğu sonucuna ulaştırır. Dolayısıyla tutmanın hukukiliği bağlamında “kuvvetli belirti” ölçütü sadece tutuklama için değil, yakalama/gözaltı veya konutu terk etmeme kararları için de bir gereklilik sayılmalıdır. AYM, uygulamasında özellikle yakalama/gözaltı için “kuvvetli suç belirtisi” değil, “somut belirti” kavramını kullanmakta7 ve gözaltı için yeterli olmayan bir belirtinin tutuklama için evleviyetle geçerli olmadığını söyleyerek iki kavramı birbirine yaklaştırmaktadır.8 Bu nedenle, bu başlık altında tutmanın hukukiliğine dair içtihat yakalama, gözaltı, konutu terk etmeme ve tutuklama müdahalelerinin hepsi için ortak bir yaklaşımla ele alınacaktır. Bu ortak yaklaşımı yansıtmak ve ayrımı gidermek için “tutma” kavramı kullanılacaktır. A. “Kuvvetli Suç Belirtisi” Kuvvetli suç belirtisi kavramı, CMK’de şüphe düzeyine dönük spesifik bir hükmün bulunmadığı gözaltı ve konutu terk etmeme kavramları için önem taşır. AYM’nin anılan ölçütü bu tedbirler için de kullandığını söylemiştik. İçtihatta ağırlık konutu terk etmeme ve tutuklama müdahaleleriyle ilgilidir. Bu noktada ortaya çıkan soru şudur: Acaba hangi belirtiler/deliller suça dönük kuşku için kuvvetli sayılmış hangileri sayılmamıştır? 1. İletişim Araçları FETÖ/PDY üyeliğiyle ilgili yargılamalarda iletişim araçlarına ilişkin deliller fazlasıyla kullanılmıştır. Bu bağlamda özellikle öne çıkan delil, “Bylock” isimli programın kullanılmasıdır. Bu program, mesajlaşma, elektronik postayla haberleşme, grup oluşturma, sesli görüşme, görüntü/belge gönderebilme gibi hizmetler sunmakta ve diğer haber7 Bkz. Hasan Akboğa [GK], B. No: 2016/10380, 27/3/2019, § 53. 8 Örneğin bir kişinin “çalıştığı kurumun yaptığı ihbar” veya “arabasında Fetullah Gülen’e ait kitapların bulunması” gözaltı için “somut belirti” koşulunu karşılar sayılmamıştır. Sırasıyla bkz. V.Ç., B. No: 2020/39693, 18/10/2022, § 15; Şevket Tayfur, B. No: 2020/11133, 16/3/2023, § 19-23.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1