Türkiye Barolar Birliği Dergisi 173.Sayı

292 Kambiyo Senetleri Teminat Amacıyla Düzenlenemez mi? -Yargıtay’ın (Özellikle 12. Hukuk Dairesi’nin) İçtihadının EleştirisiAnılan örneklerin tamamında kambiyo senedinin “bedelsiz” olup olmadığı “yargılamaya” ihtiyaç göstermektedir. O zaman Yargıtay’ın “alacağın varlığı ve miktarı ile tahsilinin gerekip gerekmediğinin yargılamayı gerektirdiği” düşüncesi doğru olsaydı kambiyo senedine dayalı her takibe karşı yöneltilecek bu ve benzeri iddialarla icra takibinin durması gerektiği sonucuna varılmak gerekirdi. c) Bu durumda bir sonraki aşamaya geliriz ki o da bu yaklaşımın adi haciz yoluyla ilamsız takip ile kambiyo senedine müstenit takip arasında bir fark olup olmadığının sorgulanmasına bizi götürmesidir. Biraz önce dile getirildiği üzere İİK sisteminde adi haciz yoluyla ilamsız takibe borçlunun itirazının sonucunda takip durur. Takibin devamı için alacaklı harekete geçmeli; ya genel yetkili mahkemede itirazın iptalini istemeli veya (elinde İİK m. 68 normlarına uygu belge varsa) icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılmasını talep etmelidir. Kambiyo senedine müstenit takipte ise kanun koyucu alacaklının bu şekilde davranmasına ihtiyaç duymamıştır; zira öngörülen sistemde borçlunun itirazı takibi durdurmayacağından (İİK m. 169, 170/1) “alacaklı”nın takibin yeniden harekete geçirilmesi için herhangi bir çabada bulunması gerekmez. Oysa Yargıtay’ın içtihadının geldiği aşamada, kanunun getirdiği sisteme tümüyle aykırı şekilde, senedin “teminat amacıyla düzenlendiği” itirazı nedeniyle takibin İİK m. 169/a/5 gereğince “durmasına” karar verilmesiyle oluşan şey tam da bu sonucun ortadan kaldırılmasıdır. Gerçekten; Bir kere İİK m. 169/a/5’e göre itirazın kabulü kararı verilerek takip durunca, kararın kesinleşmesi ile birlikte takip iptal edilmek gerekecektir. Dolayısıyla bu kabul, başlatılan icra takibinin nihayetinde iptalini sonuçlayacaktır. İkincisi, kanunun sisteminde “alacaklının” duran takibi harekete geçirmek için yapması gereken/öngörülen bir işlem yoktur. Diyelim alacaklı genel yetkili mahkemeye başvurarak bir alacak davası açarsa o davanın kambiyo senedine müstenit takiple bir ilgisi bulunmaz. Anılan davada alınacak hüküm kambiyo senedine müstenit takibi kaldığı yerden devam ettirmez. Genel yetkili mahkemeden alınacak eda hükmünün icra takibini devam ettirmesi “adi haciz yoluyla ilamsız takibin” öngördüğü sistemdir. Kambiyo senedine müstenit takipte de takibin devamı için yapılmak gerekenler aynı şeyler olacaksa iki sistem

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1