Türkiye Barolar Birliği Dergisi 174. Sayı

171 TBB Dergisi 2024 (174) Abdullah ARIKAN de uygulanabileceği yolunda bizzat EVK muhtevasında herhangi bir ifadeye rastlanılmamaktadır. Bu sebeple bildirim usulünün geçerlilik taşıdığı süreçte emlak vergisi ile ilgili olarak vergi ziyaı cezası kesilebilmesi mümkün değildir.32 Fakat Danıştayın sözü edilen yaklaşımı kanaatimizce yerinde değildir. Zira belli bir vergi açısından vergi ziyaı cezasının uygulanabilmesi için o verginin düzenlendiği kanunda bu konuda açık bir hükme yer verilmesine lüzum bulunmamaktadır. Emlak vergisi VUK’a tabi bir vergi olduğundan, vergi suç ve kabahatleri ile cezaları bakımından VUK bünyesinde yer alan düzenlemelerin bu vergi açısından da tatbik olunabileceği tereddüt içermemektedir.33 Dolayısıyla emlak vergisi açısından vergi ziyaı cezasının kesilip kesilmeyeceğine yönelik değerlendirme yapılırken ilgili cezaya dair VUK hükümleri esas alınmalıdır. Bilindiği üzere vergi ziyaı kabahatine, vergi ödevlerinin zamanında yerine getirilmemesi veya eksik yerine getirilmesi dolayısıyla verginin eksik yahut geç tahakkuk etmesi ya da haksız yere geri verilmesi yol açmaktadır (VUK m. 341). Vergi yükümlüsü vergi değerini yükselten ve bildirimi gereken bir hadiseyi belediyeye zamanında bildirmez ya da lehine olacak şekilde hatalı bildirirse yani vergi ödevini gereği gibi yerine getirmezse emlak vergisi olması gerekenden daha az ya da geç tahakkuk eder. Bu nedenle eksik veya geç tahakkuk olgusu dolayısıyla verginin ziyaa uğratılma hali ortaya çıkmış olur. Ayrıca ifade edilmelidir ki verginin ziyaa uğratılması, yalnızca beyanda bulunma ödevi dolayısıyla ortaya çıkmayabilir. Zira bu yönde bir hükme ne VUK ne de diğer vergi kanunlarında rastlanıl32 “09.04.2002 tarihinde yapılan değişiklik öncesi beyanname verilmemesi halinde vergi ziyaı cezası kesileceği açık olarak belirtilmekte iken…yapılan değişikler sonucu…bildirimin süresinde verilmemesi durumunda…vergi ziyaı cezası kesileceğine dair bir ibareye yer verilmemiştir…Bu durumda…idarece 2002 yılı ve sonraki yıllar için vergi ziyaı cezası kesilmesi mümkün değildir.” Bkz. Danıştay 9. Daire, T. 17.09.2012, E. 2009/2452, K. 2012/4613, https://lib.kazanci.com.tr/, (E. T.: 03.02.2024); Benzer doğrultudaki kararlar için bkz. Danıştay 9. Dairesi, T. 26.05.2015, E. 2012/2649, K. 2015/5653, (Murat Batı, “Belediyeler, Gelir İdaresini de Arkalarına Alarak Hatalı Ceza Kesmeye Devam Ediyor”, T24, 24.05.2023, https://t24.com.tr/, (Ceza), (E. T.: 02.02.2024); Danıştay 9. Dairesi, T. 25.09.2018, E. 2014/8534, K. 2018/5601, (Can/Bülbül/Dağaşan, s. 538, dpn. 1219); Danıştay 9. Dairesi, T. 20.04.2021, E. 2020/288, K. 2021/2821, (Batı, Ceza, https://t24.com.tr/, (E. T.: 02.02.2024). 33 Meriç Erdoğan, “Emlak Vergisi, Bildirim, Beyanname ve Vergi Ziyaı Cezası”, VSD, S. 420, 2023, s. 23-25.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1