Türkiye Barolar Birliği Dergisi 174. Sayı

185 TBB Dergisi 2024 (174) Abdullah ARIKAN İYUK’un ilgili düzenlemeleri dikkate alınmadan salt VUK’un mükerrer 49. maddesinin tarihsel ve sistematik yorumuyla hareket edilmesi, yerinde olmayan neticelerin doğumuna sebebiyet vermektedir. Danıştay içtihadında, yıl sonuna kadar dava açılabileceği yönündeki kabulün çıkış noktasını mükerrer 49. madde muhtevasında asgari ölçüde birim değerleri açısından geçen kesinleşme ibaresi oluşturmaktadır.71 Fakat kanaatimizce mezkûr ibareye Danıştay’ın izafe ettiği anlam mükerrer 49. maddede dava açma ehliyeti yönünden kısıtlama getiren cümlenin iptalinden sonra artık yüklenemez. Zira komisyon kararlarına karşı belli kişi ve kuruluşların genel dava açma süresinden daha kısa bir sürede dava açabilmeleri dolayısıyla yargılamanın çabuklaştırılmasına hizmet eden kural72 hukuk devleti ilkesi ile hak arama özgürlüğünü ihlal ettiği gerekçesiyle hukuk düzeninden ayıklanmıştır. Dolayısıyla artık takdir komisyonu kararlarının yargısal denetiminde mükerrer 49. maddenin ilgili hükmünün iptali öncesinde geçerli olan işleyiş baz alınmamalı73 ve bir sonraki fıkrada geçen “Kesinleşen asgari ölçüde arsa ve arazi birim değerleri, ilgili belediyelerde ve muhtarlıklarda uygun bir yere asılmak suretiyle tarh ve tahakkukun yapıldığı yılın başından Mayıs ayı sonuna kadar ilân edilir” cümlesine, ileride de değineceğimiz 71 “…mükerrer 49. maddesiyle arsa ve arazi m2 birim değerleri yönünden davanın açılması vd. özel olarak düzenlendiğinden, maddede kesinleşen değerlerin ilanından bahsedilerek Kanun Koyucu tarafından verginin tahakkuk ettirildiği yılın başından önce vergi değerinin kesinleşmesi sağlanmak istenildiğinden ve belediyelerce kesinleşen bu değerler esas alınarak tarh ve tahakkuk yapıldığından, takdir komisyonlarınca dört yılda bir belirlenen arsa ve arazi asgari m2 birim değerlerinin kesinleşmesinden sonra belediyelerce olağan dönemde oluşturulan takdir komisyonlarınca değer takdir edildikten sonra kesinleşen değerlerin yeniden oluşturulan takdir komisyonu kararı ile değiştirilmesi de mümkün değildir.” Bkz. Danıştay 9. Daire, T. 09.06.2016, E. 2016/15550, K. 2016/5897, https://lib. kazanci.com.tr/, (E. T.: 10.02.2024). 72 “Takdir komisyonlarının bu kararlarına karşı kendilerine karar tebliğ edilen daire, kurum, teşekküller ve ilgili mahalle ve köy muhtarlıkları on beş gün içinde ilgili vergi mahkemesi nezdinde dava açabilirler.” 73 Balcıya göre de kesinleşme ibaresi VUK’un mükerrer 49. maddesi uyarınca kendisine komisyon kararı tevdi edilen kişi ve kuruluşlar yönünden geçerlilik taşımakla birlikte, iptal kararı sonrası takdirin geçerlilik taşıyacağı yıl öncesinde bu kararların kendilerine tebliğ yahut ilan edilmediği yükümlüler açısından herhangi bir hüküm ifade etmez. Bkz. Mustafa Balcı, “Arazi ve Arsa Birim Değerlerine İlişkin Takdir Komisyonu Kararlarına Karşı Açılacak Davalarda Süre Aşımı Sorunu–2”, Vergi Algı, 12.12.2022, https://vergialgi.com/, (Süre Aşımı Sorunu–2), (E. T.: 25.12.2023).

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1