196 Emlak Vergisi Uygulamasından Kaynaklanan Uyuşmazlıkların Yargısal Çözümünde Karşılaşılan Bazı Hukuki Sorunlar ve Çözüm Önerileri dir komisyonu kararlarına karşı açılan davalarda vergi mahkemelerince kısmen ret ve kısmen iptal şeklinde karar verilip verilemeyeceğine ilişkindir. Meseleyi daha da açacak olursak, söz gelimi belli bir arsa açısından takdir komisyonunca takdir edilen değer yüz kırk birim olmasına karşılık, vergi mahkemesinin keşif ve bilirkişi incelemelerinden istifade ederek saptadığı değer seksen beş birim olsun. Böyle bir ihtimalde komisyon kararı bütünüyle mi iptal edilmeli, yoksa seksen beş birimlik kısım için kısmen ret, kalan kısım için ise kısmen iptal kararı mı verilmelidir? Konuyla alakalı İzmir Bölge İdare Mahkemesi’nin 3. Vergi Dava Dairesi, ilk derece mahkemesinin vermiş olduğu kısmen ret ve kısmen iptal yönündeki kararı hukuka uygun bulmuş ve istinaf istemini reddetmiştir. Fakat benzer bir uyuşmazlıkta İstanbul Bölge İdare Mahkemesi’nin 7. Vergi Dava Dairesi iki ayrı argümana dayalı gerekçe doğrultusunda kısmen ret ve kısmen iptal kararı veren ilk derece mahkemesinin hükmünü hukuka aykırı bulmuştur. Gerekçeyi oluşturan argümanlardan ilki, takdir komisyonu kararlarının bölünebilir bir işlem niteliği taşımadığı, işlemin tümüne karşı dava açıldığı, kısmen ret ve kısmen iptal kararı verilmesi durumunda her emlakin bir değerinin bulunması sebebiyle dava açan kimsenin en baştan haksız kabul edilmesi gibi bir tablonun ortaya çıktığı, diğeri ise değinilen surette hüküm tesis edilmesinin birim değerinin doğrudan mahkemece tespit edildiği manasını taşıyor olmasıdır. İstanbul Bölge İdare Mahkemesi Başkanlar Kurulu da aynı gerekçe doğrultusunda takdir komisyonu kararlarının tümüyle iptal edilmesi gerektiği kanaatini taşıyarak konuyu Danıştaya intikal ettirmiştir.108 Danıştay VDDK ise, takdir komisyonu kararlarının bölünebilir olduğu, İYUK’un 20. maddesinde düzenlenen re’sen araştırma ilkesi çerçevesinde vergi mahkemelerinin kısmen ret ve kısmen iptal şeklinde karar vermelerinin idari işlem niteliği taşımadığı gibi yerindelik denetimi kapsamına da girmediği ve hatta böyle hüküm tesis edilmesinin gereklilik arz ettiği yönünde karar vermiştir. Danıştaya göre, tak108 Bkz. Danıştay VDDK, T. 24.05.2023, E. 2023/1, K. 2023/3, 22.07.2023 tarih ve 32256 sayılı Resmî Gazete.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1