199 TBB Dergisi 2024 (174) Abdullah ARIKAN lunmaktadır. Dolayısıyla vergi mahkemesinin matrah yahut birim değerini rakamsal olarak saptayıp saptayamayacağı, saptayabileceğinin kabulü halinde ise olması gereken tutara hüküm fıkrasında yer vermek suretiyle kısmen ret ve kısmen iptal kararı verip veremeyeceğinin ilgili hükümler bağlamında ele alınması gerekir.118 Konuya dair Danıştay’ın yukarıda değinilen haricindeki kararları topluca ele alındığında her iki yönde de görüşe rastlanılmaktadır. Böyle bir yetkinin bulunmadığını kabul eden kararlarda genellikle idari işlem niteliğinde yargı kararı verilmesi yasağı gerekçesinden hareket edilmektedir.119 Fakat vergi mahkemesinin matrahı saptayıp, fazlalık kısım için kısmen iptal yönünde karar verebileceğini savunan Danıştay kararlarında ise, idari işlem niteliğinde yargı kararına vücut verilmediği kabul edilmekte ve bu konuda çeşitli gerekçelerden istifade edilmektedir. Bunlardan birisi, vergi uyuşmazlıklarının yargısal çözümünü konu alan vergi davalarının tam yargı davası120 ya da sui generis bir dava121 niteliğinde bulunduğu ve bunlarda iptal davalarından farkgun olarak yerine getirilmesini kısıtlayacak, idari eylem ve işlem niteliğinde veya idarenin takdir yetkisini kaldıracak biçimde yargı kararı veremezler.” 118 Konunun değinilen perspektiften tartışılması gerektiği yönünde bkz. Öncel/ Kumrulu/Çağan/Göker, s. 237; Yusuf Karakoç, Vergi Yargılama Hukuku, 5. Baskı, Vergi Yargılaması Hukuku (Ders Kitabı), Yetkin Yayınları, Ankara 2021, (Yargılama), s. 218. 119 “…vergi idaresi tarafından yapılması gereken işlemlerin vergi mahkemesi tarafından yapılıp, sonucuna göre tarh matrahının belirlenmesi, İdari Yargılama Usulü Kanununun, idari yargı yetkisinin kullanımına çizdiği çerçeveye aykırıdır.” Bkz. Danıştay VDDK, T. 01.12.1989, E. 1989/29, K. 1989/120, https://lib.kazanci.com. tr/, (E. T.: 29.04.2024). 120 “Hükümlülerin ihbarname tebliği üzerine, işleme esas olan tespitlerin gerçeği ifade etmediği, istenen miktarın fazla olduğu yolundaki ya da benzeri iddialar ileri sürerek tarhiyatın tamamen veya kısmen kaldırılması dileğiyle açacakları davalar…tam yargı davalarındandır. Bu davalarda vergi mahkemesi çözüme ulaşırken, vergi idaresinin gerçekte yapması gereken işlemin ne olduğunu göstermesi yeterli olmayıp, haksızlığın varlığını saptamışsa bunun giderilmesi için gereken şeye de hükmetmesi gerekmektedir…bu uygulamanın idarenin yerine geçerek onun adına işlem yapması anlamına geldiği de söylenemez…” Bkz. Danıştay VDDGK, T. 08.04.1988, E. 1987/35, K. 1988/25, (Kumrulu, s. 211-212). 121 “Takdir komisyonlarınca tahmin ve takdir olunan matrahlara karşı vergi daireleri tarafından mahkemelerde açılan davalar idari yargıdaki iptal ve tam yargı davalarına benzerlik arz etmekle beraber kendine özgü ilkeleri bulunan ve bu dava türlerine benzemeyen tarafları da vardır…Bu davaların niteliği…göz önüne alınırsa, vergi mahkemelerinin…takdir komisyonu kararının iptali ile yetinme-
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1