Türkiye Barolar Birliği Dergisi 174. Sayı

287 TBB Dergisi 2024 (174) Bahadır DEMİR maktadır.98 Taşıyıcı annelik yoluyla doğan bir çocuğun, genetik bağ ile bağlı olduğu annesinin nüfusuna kaydedilme hakkı olmalıdır. Burada çocuğun üstün menfaatine saygı gösterilmeli ve genetik bağ dikkate alınmalıdır.99 İslam hukuku açısından taşıyıcı annelik yöntemi tartışılmakta olup bazı görüşler taşıyıcı anneliği sütannelik uygulamasına benzeterek caiz olduğunu iddia etmektedir100. Bu görüşü savunanlar, çiftlerin evli olması, akıl baliğ olması ve doğal yollarla çocuk sahibi olamamaları gibi şartları öne sürmektedirler.101 Bununla birlikte, İslam hukuku açısından taşıyıcı anneliğin caiz olduğuna dair görüşler de mevcuttur.102 98 Yasan Tepetaş, s. 1255. Turan, s. 1660. Tekdoğan Bahçıvancı, s. 752. Madde 7: Çocuk doğumdan hemen sonra derhal nüfus kütüğüne kaydedilecek ve doğumdan itibaren bir isim hakkına, bir vatandaşlık kazanma hakkına ve mümkün olduğu ölçüde ana–babasını bilme ve onlar tarafından bakılma hakkına sahip olacaktır. Taraf Devletler, özellikle çocuğun tabiiyetsiz kalması sözkonusu olduğunda kendi ulusal hukuklarına ve ilgili uluslararası belgeler çerçevesinde üstlendikleri yükümlülüklerine uygun olarak bu hakların işlerlik kazanmasını taahhüt ederler. Madde 8: Taraf Devletler, yasanın tanıdığı şekliyle çocuğun kimliğini; tabiiyeti, ismi ve aile bağları dahil, koruma hakkına saygı göstermeyi ve bu konuda yasa dışı müdahalelerde bulunmamayı taahhüt ederler. Çocuğun kimliğinin unsurlarının bazılarından veya tümünden yasaya aykırı olarak yoksun bırakılması halinde, Taraf Devletler çocuğun kimliğine süratle yeniden kavuşturulması amacıyla gerekli yardım ve korumada bulunurlar. 99 Dindar, s. 17. Yasan Tepetaş, s. 1256. Turan, s. 1660. Çam, s. 164. Kılıçoğlu Yılmaz, s. 45. 100 Şimşek Ayşe, “İslam Hukuku Açısından Taşıyıcı Annelikte Meşruiyet Tartışmaları”, 2014, İslam Hukuku Araştırmaları Dergisi, S. 24, s. 250- 251. Maçin, Hasan; “Taşıyıcı Anneliğin Fıkhi ve Etik İmkânı Üzerine Bir Deneme”, 2020, İslam İlimleri Araştırmaları Dergisi, S. 7, s. 63. Hakeri, s. 84- 85. Ungan Çalışkan, s. 467. 101 Şimşek, İslam, s. 249 – 250. 102 Diyanet İşleri Başkanlığı Din Yüksek İşleri Kurulu, sütannelik uygulamasında çocuk ile anne arasında genetik bağın bulunmadığını ve aralarındaki ilişkinin sadece süt emme fiili ile sınırlı olduğunu ancak taşıyıcı annelikte çocuk ile taşıyıcı anne arasında gen bağının olması ya da psikolojik olarak anne ile çocuk arasında bir bağın oluştuğunu bu durumun süt emme fiilinin sınırlarının çok ötesinde olduğunu bundan dolayı taşıyıcı annelik yönteminin caiz olmadığını ifade etmiştir. Ayrıca taşıyıcı anneliğin nesebi karıştıracağını ifade etmiştir. Söz konusu görüş: “Söz konusu görüşlerden birincisi, çocuğun nesebini isabetli bir şekilde yumurta ve sperm sahibi eşlere bağlamaktadır. Ancak, taşıyıcı anneyi hükmî sütanne gibi değerlendirerek çocukla onun sadece mahremiyet ilişkisi bulunduğu, nesep bağının ise söz konusu olmadığı tespitini yapmaktadır. Varılan sonuç isabetli olmakla beraber takip edilen yol, çocukla taşıyıcı anne arasındaki mahremiyeti hükmî sütanneliğe bağlaması açısından sağlıklı değildir. Çünkü her ne kadar süt

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1