311 TBB Dergisi 2024 (174) Ayşe ARAT - Bekir AKINCI kümlerinde yaptığı değişikliklerin göz önünde bulundurulması gerekmektedir. Bu Kanun’dan önce de tarımsal arazilerin bütünlüğünü sağlama düşüncesi, Yargıtay’ın mevcut yaklaşımına yöneltilen bir eleştiriydi.48 Ancak konu 5403 sayılı Kanun ile emredici biçimde düzenlenmiştir49 ve muris muvazaası değerlendirilirken mahkemelerin resen bu Kanun’u göz önünde bulundurmaları gerekmektedir. II. SORUNUN TESPITI A. Genel Olarak Tarım arazilerinin bölünmesi, arazilerin küçük parçalara bölünerek devri (hukuki işlem yoluyla)50 ile veya miras yoluyla gerçekleşmektedir. 5403 sayılı Kanun ister hukuki işlem isterse miras yoluyla olsun, bölünmelerin önüne geçmek istemektedir. Ancak uygulamada hukuki işlem yoluyla bu sınırlamaların aşıldığı, bazı kişilerin Kanun’u dolanarak tarım arazilerini hisselendirmek için mahkemeleri kendi amaçları doğrultusunda kullanarak, elde ettikleri kararlarla diledikleri yönde tescil sağlayabildikleri görülmektedir. Örneğin, pek çok olayda tarım arazisi, bölünecek parça sayısı kadar kişiye, adi yazılı sözleşme ile satılmış, daha sonra alıcılar, satıcının tapuda devir yapmadıkları gerekçesiyle tescile zorlama davası açarak adi yazılı sözleşmedeki hisse miktarınca tescil istemişler, davalı/satıcının derhal davayı kabulü üzerine de mahkemeler, dava konusu taşınmazın hisse oranında davacılar adına tesciline karar vermişlerdir. Alıcıların elinde kesinleşmiş mahkeme kararı bulunması sebebiyle tapu müdürlükleri de hisse oranında tescili uygulamak zorunda kalmıştır. Fakat bu yöntem yaygınlaşınca söz konusu kararların iptali için Tarım ve Orman Bakanlığı İl ve İlçe Müdürlükleri tarafından yargılamanın yenilenmesi talepli davalar açılmış ve mahkeme kararları iptal edilmiştir.51 Böylece Kanun’un et48 Kaplan, s. 368. 49 Özay, s. 152. 50 5403 sayılı K. M. 8/B (Ek fıkra: 28/10/2020-7255/18 md.) “Tarım arazilerinde; ifraz, hisselendirme, pay temliki, elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesi, elbirliği mülkiyetinin devri, paylı mülkiyet olarak intikal, taksim ve vasıf değişikliği işlemleri Bakanlığın izni ile yapılır.” 51 “Hal böyle olunca; mahkemece, 5403 sayılı Kanun’un ilgili maddeleri üzerinde durulmaksızın davalının davayı kabulü hükme esas alınarak tapu iptali ve tescil talebinin kabulü ile davacılar adına tescile karar verilmesi halinde kamu yararı
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1