Türkiye Barolar Birliği Dergisi 174. Sayı

380 Hukuki Açıdan Define Keşfeden Kişinin Hakları mevcut olmadığı kabul edilmelidir.64 Ödül oranlarının ve uygulanacak hukukun izinli arama faaliyeti veya tesadüfen define bulunması ihtimallerine göre değişebilmesi sebebiyle konunun daha iyi anlaşılabilmesi açısından bu hususların detaylı bir biçimde ayrı ayrı incelenmesi yerinde olacaktır. C. Definenin Ruhsatlı Arama Faaliyeti Sonucu Bulunması Türk hukukunda, kaçak kazıların önlenebilmesi maksadıyla definelerin, izinli bir biçimde ruhsat almak suretiyle aranmasına imkân sağlanmıştır.65 Bu bağlamda; Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu ile Türk Medeni Kanunu’na dayanılarak Define Arama Yönetmeliği çıkarılmış olup; bahsi geçen Yönetmelik ile ruhsatlı define arayıcılığı noktasında çeşitli özel hükümler getirilmiştir.66 İlgili Yönetmeliğin 5. maddesinde belirtildiği üzere; “define aramak isteyen Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı gerçek kişiler, define arayacakları yerin bağlı olduğu mülki amire bir dilekçe ile müracaat ederler. Söz konusu maddeden de anlaşılacağı gibi yalnızca Türk vatandaşı gerçek kişilere define arama amacıyla ruhsat alabilme imkânı tanınmış ve yabancılar ile tüzel kişiler yönetmelik kapsamı dışında tutulmuştur.67 64 İspanyol ve Fransız hukuklarında da definenin üçüncü bir kimsenin arazisinde izinsiz arama sonucu bulunduğunda bulan kişiye bir hak tanınmayacağı kabul edilmiştir. Bkz. Belinda Rodríguez Arrocha, “El Tesoro: Evolución histórica y doctrina”, Anales de la Facultad de Derecho, 2006, Nº 23, s. 47. 65 Ancak mülk sahibi, arazisinde define olabileceği varsayımıyla kazı faaliyetlerine izin vermesi için zorlanamaz. Bkz. “Davacılar, kiraladıkları taşınmaz malda define ve eski eserler bulunduğunu ileri sürerek bunların kazılıp meydana çıkarılmasına taşınmaz mal sahibi davalının engel olduğunu, bu itibarla muarazanın önlenmesini istemişlerdir. Medeni Kanun’un 696’ncı maddesinde defineden söz edilmekte ve definenin içine gömüldüğü veya saklandığı taşınmaz malın sahibinin mülkü olduğu belirtilmekte son fıkrasında da defineyi keşfedenin ikramiyeye hakkı olduğu açıklanmaktadır. Maddedeki açık sözlerden defineyi keşfedenin hakkının yalnız ikramiyeye ilişkin olup taşınmazın malikini kazı için zorlamaya elverişli bir hüküm çıkarılması mümkün değildir.” Y. 4. HD, T. 14.12.1965 E. 964/9087 K. 7349. Karar metni için bkz. Karahasan, s. 2743. 66 İlgili dayanak maddesinin tam hali şu şekildedir: “Bu Yönetmelik 21/7/1983 tarihli ve 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nun 50’nci maddesine, 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 772’nci ve 773’üncü maddelerine ve 2.7.1964 tarihli ve 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun ekinde yer alan (8) sayılı tarife hükümlerine dayanılarak hazırlanmıştır.” (DAY m. 3) 67 Döndü Kuşçu, “Define Arama Yönetmeliğinde Yapılan Değişikliklere Dair Değerlendirmeler”, Türkiye Adalet Akademisi Dergisi, 2022, S. 50, s. 102.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1