Türkiye Barolar Birliği Dergisi 175.Sayı

163 TBB Dergisi 2024 (175) Kemal SARUHAN - Yunus SARUHAN ması önem taşımaktadır. Çocuklara özgü güvenlik tedbirlerinin uygulanmasında yaşanan sorunlar adli süreçlerle sınırlı tutulamaz. Ancak araştırmamızın dahilindeki adli süreçlerde suça sürüklenen çocuklara zamanında ve etkin bir şekilde çocuklara özgü güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına sorunların yaşandığı gözlenmektedir. Yukarıda da değinildiği üzere çocuğun fiillin işlendiği tarih ile adli değerlendirme arasında geçen sürenin uzaması adli değerlendirmeyi olumsuz etkileyeceği gibi çocuğun üstün yararına yönelik atılacak adımların da gecikmesine neden olabilir. Kusur yeteneğinin doğru tespiti açısından yapılacak kanuni düzenlemeler ile hekim raporunun soruşturma aşamasında Cumhuriyet Savcısı tarafından aldırılmasının zorunlu tutulması daha doğru olacaktır. Ancak hekim raporunun Cumhuriyet Savcısı tarafından alınmasına ilişkin herhangi bir düzenleme ÇKK ve ÇKKY’de bulunmamaktadır. ÇKKY m.20/4’e eklenecek hüküm ile Cumhuriyet Savcısının da açıkça hekim raporu aldırabilecek makamlar arasında yazılması uygun olacaktır. Fakat mevcut düzenlemelerle de Cumhuriyet Savcısının hekim raporu istemesi mümkündür. CMK m.63/3 uyarınca Cumhuriyet Savcısı soruşturma aşamasında bilirkişi raporu niteliğinde olan hekim raporunu aldırabilir. Hekim raporlarının ve Sosyal inceleme raporlarının soruşturma evresinde savcılar tarafından talep edilmesi hem adli değerlendirmenin sağlıklı olabilmesi hem de suça sürüklenen çocuğun korunmasına yönelik atılacak adımların gecikmemesi adına önemlidir. Yukarıda değinildiği üzere uygulamada sosyal inceleme raporlarının yeterince dikkate alınmadığı ve uzman hekim raporları arasında değerlendirme farklılıkları bulunmaktadır. 12-15 yaş aralığındaki suça sürüklenen çocukların değerlendirilmesinde SİR raporları ile birlikte başta Adli Tıp Uzmanları ve Çocuk Psikiyatri uzmanları olmak üzere koordineli çalışmanın önemi ortadadır. 12-15 yaş aralığında bulunan suça sürüklenen çocuklar hakkında zorunlu olarak aldırılması gereken hekim raporunun uygulamada farklı sonuçlar doğuracak şekilde hazırlanması hukuki güvenlik ve öngörülebilirlik ilkelerini zedelemektedir. Suça sürüklenen çocukların kusur yeteneğinin belirlenmesinde önem arz eden hekim raporu açısından uygulamada birliğin sağlanması son derece önemlidir. Yargıtay’ın bu konuda hukuki istikrarın sağlanması ve adil bir yargılamanın gerçekleşmesi amacıyla içtihat geliştirmesi ve farklılıkların önüne geçmesi gerekmektedir.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1