Türkiye Barolar Birliği Dergisi 175.Sayı

256 Evlilik Birliğini Temsil Yetkisinin Gaiplikle Sona Ermesi ve Sonuçları anlaşılamayacak derecede aşılırsa üçüncü kişilere karşı eşlerin müteselsil sorumluluğunun devam ettiği kabul edilmelidir.29 Eşlerin evlilik birliğinin olağan temsilinde müteselsil sorumluluğun kabul edilmesinin sonucu, ailenin sürekli ihtiyaçları kavramının dar yorumlanmasının zorunluluğudur.30 Sorumluluğun sınırını belirleyen ailenin sürekli ihtiyaçları kavramı ne kadar daraltılırsa, diğer eşin müteselsil sorumluluğu da o kadar daralmış olacaktır. Kanaatimizce, ailenin sürekli ihtiyaçları kavramı belirlenirken tek bir ölçütün kabul edilmesi doğru olmayacaktır. Ailenin sürekli ihtiyaçları, evlilik birliğinin devamı sürecinde ortaya çıkan, sıklığı önem taşımayan, günlük, alışılmış ihtiyaçlar olarak ifade edilmektedir.31 Ailenin sürekli ihtiyaçları, aileden aileye benzerlik veya farklılık gösterebilecektir. Ailenin sürekli ihtiyaçlarını belirleyen; aile yapısı, ailenin sosyal yaşantısı, ailenin ekonomik durumu32 gibi bazı hususlara bağlı olarak değişkenlik gösteren bir olgudur. Bu sebeple ailenin sürekli ihtiyaçları kavramının dar yorumlanmasından ziyade somut olayın şartlarına göre yorumlanması ve değerlendirme yapılması daha doğru olacaktır. 2. Olağanüstü Temsil Yetkisi TMK m. 188-m. 193 hükümleri incelendiğinde, ailenin sürekli ihtiyaçları dışındaki diğer ihtiyaçlar için, eşlerin evlilik birliğini birlikte temsil etmeleri gerektiği, bu hallerde eşlerin anlaşarak birlikte hareket etmelerinin zorunlu olduğu sonucu ortaya çıkmaktadır. Ailenin sürekli ihtiyaçları dışında kalan diğer ihtiyaçlara örnek olarak, aile konutunda kapsamlı tadilat yapılması,33 müşterek çocukların özel okula 29 Öztan, s. 271-272; Havutçu, s. 69. 30 Öztan, s. 269; Öztaş, s. 255; Bayram, s. 195. 31 Hausheer/Reusser/Geıser, Art. 166, n. 48; Öztan, s. 269-270; Gençcan, s. 172; Dural/Öğüz/Gümüş, s. 185; Kılıçoğlu, s. 128; Havutçu, s. 71; Bayram, s. 195. 32 Öztan, s. 271; Dural/Öğüz/Gümüş, s. 185; Havutçu: s.77. 33 “…Davacı taraf, davalıya karşı, dava konusu villanın kapsamlı bahçe düzenlemesi işinden kaynaklanan alacağına ilişkin olarak dava açmıştır. Yapılan inceleme sonucunda, Türk Medeni Kanunu’nun 188. maddesi uyarınca, eşlerden her birinin ortak yaşamın gerektirdiği ailenin sürekli ihtiyaçları bakımından temsil yetkisinin bulunduğu, ancak ailenin diğer ihtiyaçları bakımından eşlerin temsil yetkisinin kullanabilmesi için ise diğer eş veya hâkim tarafından yetkilendirme yapılmasını ya da olağanüstü bir durumun var olması gerektiği ifade edilmiş ve dava konusu kapsamlı bahçe düzenlemesinin ailenin sürekli ihtiyaçları kapsamında olmadığı

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1