Türkiye Barolar Birliği Dergisi 176.Sayı

115 TBB Dergisi 2025 (176) Cihan YÜZBAŞIOĞLU Bir idari işlemin iptali istemiyle açılan davada, işlemin yetki, şekil, sebep, konu ve maksat unsurları bakımından hukuka uygunluğu değerlendirilecektir. Özellikle idari işlemin yetki ve şekil unsurları hakkında değerlendirme yapılmak üzere dosyanın bilirkişiye gönderilmesi oldukça istisnaidir. Zira, idari işlemin tesis edilmesinde yetki ve usul kuralları hukuk tarafından düzenlenir.24 İdari işlemin maddi temele dayanabilen sebep, konu ve amaç unsurlarının hukuka uygunluğunun incelenmesinde ise teknik bilgi ve uzmanlık gerektiren bir değerlendirme gerekebilir. Tam yargı davalarında ise mahkemece tespit edilen maddi olgular çerçevesinde idarenin hizmet kusurunun veya kusursuz sorumluluğunun varlığı, idare hukuku kurallarına göre hâkim tarafından değerlendirilecektir. Ancak, idari işlem veya eylemin varlığı, bu işlem veya eylemin hukuken kabul edilebilir olup olmadığı ve ödenecek tazminat tutarının belirlenmesinde25 bilirkişi görüşüne ihtiyaç duyulabilmektedir. Manevi tazminat ise hâkimin takdirinde olduğundan, tutarın belirlenmesinde dosya bilirkişiye gönderilmemektedir.26 Söz konusu sınırlamanın bir sonucu olarak, hukuk alanında eğitim görmüş kişilerin bilirkişilik yapması kural olarak mümkün değildir.27 Bu kişiler ancak hukuk alanı dışında ayrı bir uzmanlığa sahip olmaları durumunda, bu alanlarda bilirkişilik yapabilecektir. Hukuk alanında eğitim görmüş kişilerin farklı alandaki uzmanlığını belgelendirmesi zorunludur. Uygulamada ise, mahkemeler özellikle hukuk bilgisi ile teknik ve uzmanlığın birleştiği yahut hukuk bilgisinin ken24 Melikşah Yasin, İdari Yargılama Hukukunda İspat, On İki Levha Yayıncılık, İstanbul, 2015, s. 110-111. 25 Öğretide Yasin, belge üzerinden inceleme yapılmak suretiyle tazminat tutarının belirlenebildiği hallerde, dosyanın ayrıca bilirkişiye gönderilmesinin usul ekonomisi ilkesine aykırı olduğunu savunmuştur. (Yasin, s. 112.) 26 Müzeyyen Eroğlu Durkal, “Tam Yargı Davalarında Manevi Tazminat”, Türkiye Barolar Birliği Dergisi, S. 131, 2017, s. 189. 27 Acun Papakçı, “Hukuki Bilirkişilik”, Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Araştırmaları Dergisi, C. 22, S. 1, 2016, s. 450 vd. Buna karşılık, hukuk fakültelerinde, yüksekokullarda yahut sosyal bilimler enstitülerinin hukuk alanındaki bölümlerinde yapılan öğrenci geçme, sınıf tekrarı, öğrenci alımı ve benzeri sınavların hukuka aykırılığının inceleme konusu yapıldığı uyuşmazlıklar, adayların hukuk bilgisinin ölçüldüğü merkezi ve ortak sınavlar ile hukuk alanında göreve alınma, yükselme ve diğer statü değişikliklerine yönelik davalarda, hukukçu bilirkişiden yararlanılması işin doğası gereğidir. (Danıştay 2. Dairesi, T. 06.02.2019, E. 2018/4341, K. 2019/399 aktaran Özdemir, s. 143.)

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1