221 TBB Dergisi 2025 (176) Hüseyin Can AKSOY larında kiraya verenin, yazılı bir bildirimle sözleşmeyi hemen feshedebileceği düzenlenmiştir. Ancak TBK m. 316/2 hükmüne göre, kiracı, kiralananı, sözleşmeye uygun olarak özenle kullanmaz veya kiralananın bulunduğu taşınmazda oturan kişiler ile komşulara gerekli saygıyı göstermez ise kiraya veren, konut ve çatılı işyeri kirasında, en az otuz gün süre vererek, aykırılığın giderilmesi, aksi takdirde sözleşmeyi feshedeceği konusunda yazılı bir ihtarda bulunur. Burada kanunun ihtar şartını araması, TBK m. 316/2 hükmünde belirtilen durumları mutlak ağırlıkta saymadığını göstermektedir. 66 O halde, ihtar bir sürekli borç ilişkisinin haklı sebeple feshinin koşulu değildir. Buna karşılık, haklı sebebin varlığından söz edebilmek için ihtarda bulunulması gerekli olabilir. Gerçekten de ya taraflar arasındaki güven ilişkisi onarılamaz şekilde zedelenmiştir ve haklı sebep mevcuttur (mutlak ağırlık) ya da ihtara rağmen borca aykırılığın giderilmemesi (nisbi ağırlık) sözleşmenin feshi için haklı sebep meydana getirir. Her durumda, bir kez haklı sebep ortaya çıktıktan sonra sözleşmenin feshi için ihtarda bulunulması gerekmez. B. Fesih Hakkını Kullanmak İsteyen Alacaklı Bir Fesih İhbar Süresi veya Fesih Dönemi ile Bağlı Mıdır? Haklı sebep nedeniyle fesih hakkını kullanmak isteyen alacaklının bir fesih ihbar süresi ile bağlı olup olmadığı meselesi, fesih beyanının hangi andan itibaren sonuç doğuracağı ile ilişkilidir. Diğer bir ifade ile haklı sebebe dayanarak sözleşmeyi tek taraflı olarak fesheden tarafın beyanı hangi andan itibaren hüküm ve sonuç doğuracaktır? Bu noktada iki ihtimal söz konusudur. Ya fesih beyanı karşı tarafa ulaştığı anda derhal hüküm ve sonuç doğuracak ya da ulaşma anından belli bir süre (ihbar süresi) sonra etkisini gösterecektir. Fesih dönemi ise fesih hakkının hangi zaman dilimi içerisinde kullanılabileceğini ifade eder. Haklı sebeple fesih hallerinde, kural olarak fesih ihbar süresi tanınması veya fesih dönemine uyulması aranmaz. Zaten haklı sebeple fesih, bu yönüyle de olağan fesihten ayrılır. Zira tek taraflı irade beyanıyla kullanılan olağan fesih hakkının taraflar arasındaki ilişkiyi birdenbire sona erdirmesi, bu beyana hazırlıksız şekilde yakalanan 66 Altınok Ormancı, s. 142.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1