340 “Türk’ün Ruhundan Doğan Kanunlar İsteriz”: Erken Cumhuriyet Döneminde Medeni Hukuk Yapımına Yönelik Üç Görüş ve Hukuk Politikasının Değişikliği Üzerine Bir Değerlendirme sız Medeni Kanunu Code Civil’in alınması görüşünü destekleyen Âli Paşa ve Hanefi fıkıh ilkelerinden müktebes bir kanun hazırlanmasını savunan Ahmed Cevdet Paşa’nın başını çektiği iki ana görüş oluşmuş ve Cevdet Paşa’ya ait görüşün benimsenmesi sonucu 1876’da Mecelle-i Ahkâm-ı Adliyye3 kabul edilmiştir. Fransız Medeni Kanunu’nun alınması gerektiğini savunan resepsiyon taraftarları karşısında Ahmed Cevdet Paşa fıkıh esaslarına bağlı kalarak yerli bir kanun hazırlayabileceğini ifade etmiş ve kurulan komisyon üslup bakımından oldukça sade bir metin oluşturmayı başarmıştır.4 Sonraki yılarda ülke sınırlarının ötesinde İslam coğrafyasında büyük bir etkinlik kazanan Mecelle-i Ahkâm-ı Adliyye’de 1916-1922 yılları arasında farklı zamanlarda değişikliğe gidilmiş ise de İmparatorluğun mevcut durumu sebebiyle değişiklikler tamamlanamamıştır.5 1916’da kurulan komisyonun diğer mezheplerden faydalanma ve şer’i hükümlere aykırı olmama kaydıyla farklı hukuk sistemlerini gözetme anlayışı bir ilke olarak benimsenmiş; ancak komisyon çalışmalarını sürdürme olanağını bulamamıştır. Cumhuriyet’in ilanı sonrası kurulacak ikinci komisyon da benzer nitelikte bir girişimde bulunmuş; ancak burada dayanılacak hukuki yapı hususunda bir görüş birliğine varılamamıştır.6 Cumhuriyetin ilan edilmesinden Hilafetin kaldırılmasına kadar olan süreçte İzmir mebusu Seyyid Bey, Hilafetin kaldırılmasından İsmet İnönü’nün üçüncü kez kurduğu hükümete kadar Mustafa Necati Bey ve ardından yine İzmir mebuslarından Mahmut Esat Bey Adliye Vekilliği makamlarında icraatta bulunmuşlardır. Bu hususta Seyyid edileceğini haber vermektedir. Ebul’ula Mardin, Medeni Hukuk Cephesinden Ahmet Cevdet Paşa, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, Ankara 2009, s. 61-65. 3 1855 yılından itibaren başlayan çalışmalarda Mecelle-i Âhkam-ı Adliyye’nin hazırlanması yolundaki ilk teşebbüsler sırasında da benzer fikir ayrılıklarının olduğu görülmektedir. Komisyonun ilk dönemlerinde ağır basan Code Civil’in iktibas edilmesi görüşü daha sonra milli kanun hazırlanması fikrine yerini bırakmıştır. Ayrıca Cevdet Paşa’nın muhafazakâr görüşlerinden başta dönemin Fransız Büyükelçisi De Bourree olmak üzere Batılı devlet adamlarının rahatsızlığı bilinmektedir. Mehmet Âkif Aydın, “Mecelle-i Ahkâm-ı Adliyye”, TDV İslâm Ansiklopedisi Cilt 28, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, Ankara 2003, s. 231-235. 4 Esat Arsebük, “Türkiye’de Medeni Hukukun İnkişaf Safhaları”, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, C. 1, S. 1, Ankara 1943, s. 13. 5 Ergun Özsunay, Medeni Hukuka Giriş, İstanbul İktisat Fakültesi Yayınları, İstanbul 1981, s. 163- 164. 6 Aydın, s. 231-235.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1