354 “Türk’ün Ruhundan Doğan Kanunlar İsteriz”: Erken Cumhuriyet Döneminde Medeni Hukuk Yapımına Yönelik Üç Görüş ve Hukuk Politikasının Değişikliği Üzerine Bir Değerlendirme melerinin çok hızlı bir şekilde tamamlandığı bilinen bir meseledir; ancak yine de İsviçre Medeni Kanunu’nun kabul edilmesi kadın-erkek eşitliği, çok eşliliğin yasaklanması, ülkede yargı birliğinin sağlanması açısından isabetli bulunmuştur.53 Türk Kanunu Medenisi’nin Borçlar Kanunu ile yürürlüğe girmesi ülkedeki herkese eşit olarak uygulanabilir, vatandaşlar arasında herhangi bir ayrım gözetmeyen bir metin olması hasebiyle önemli olup, bu yenilik diğer temel kanunların Batı Avrupa ülkelerinin diğer kanunlarından iktibas edilmesinin ve Türkiye Cumhuriyeti’nin Kıta Avrupası hukuk sistemine girmesinin önünü açmıştır.54 Bununla birlikte Batı hukukunun bu şekilde iktibası erken Cumhuriyetin devrimci kadrolarının bir buluşu değil, Osmanlı-Türk aydınının bir asra yakındır tartıştığı ve Âli Paşa’dan beri gündemde olan bir meseledir; ancak bu iktibasla kısmi bir resepsiyon değil özel hukuk alanında tam bir iktibas gerçekleştirilmiştir.55 Meclis görüşmelerinin ardından kabul edilen Medeni Kanun’un gerekçe metni56 Mah53 Akyol, s. 542-543. Bilindiği üzere dünya coğrafyasında çok kadınla evlilik pratikleri sıklıkla biyolojik gerekliliklerden değil, güç ve hâkimiyet belirtilerinden kaynaklanmaktadır. Sıklıkla ekonomik gerekçelerle gerçekleşen ve nüfus temelli gereksinimlerle oraya çıkan bu evlilik şekillerinin özellikle feodal ve dini otoritelerin hâkim oldukları yerlerde görülmeleri bu duruma örnektir. Ali Rıza Balaman, Evlilik Akrabalık Türleri: Sosyal Antropolojik Yaklaşımla, İleri Kitap, İzmir 1982, s. 34-35. 54 Üçok/Mumcu/Bozkurt, s. 308-309. 55 Osmanoğlu Karahasanoğlu, s. 49. Kayak’ın da belirttiği gibi resepsiyon kavramı teorik temelleri bakımından içerisinde yabancılık ve iradi karar olmak üzere iki esas unsuru barındırmaktadır. Esinlenme ve uyarlama gibi kavramlar hukuk teorisinde iç hukuk kaynaklarıyla bir ülkede hukuk yaratma yolu olarak açıklanmış olsa dahi mehaz kanunun dış bir kaynaktan gelmesi sebebiyle bunları tamamen resepsiyon kavramının içerisinde alt kavramlar olarak değerlendirmek lazım gelmektedir. Kayak, s. 58. 56 Kılıçoğlu’nun ifade ettiği yeni medeni kanun metinlerinden farklı olarak bu kanunda genel gerekçe ya da madde gerekçeleri bulunmamaktadır. Kanun, Mahmut Esat Bey imzalı bir üst yazı ile sevk edilmiştir. Bu üst yazı esasen Esbab-ı Mucibe Layihası’dır ve bu taslak tasarı haline getirilerek Meclis Adalet Komisyonu’na geldiğinde din ve hukuk kuralları arasında karşıtlığa değinen iki önemli paragraf muhalif kesimlerden gelen eleştiriler karşısında taslaktan çıkartılmıştır. Bunlardan birincisi Mecelle ile ilgili iken ikinci paragraf gayrimüslim kesimlerin durumlarına ilişkindir. Taslak Komisyonu’na mensup görevlilerden hangilerinin hangi yetkiyle bu paragrafları gerekçeden çıkarmış oldukları bilinmemektedir. Ahmet Kılıçoğlu, “Medeni Kanunumuzu Nasıl Değiştirdik (How We Amended Our Civil Code)”, Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Araştırmaları Dergisi, C. 22, S. 3, İstanbul 2016, s. 1721-1723.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1