Türkiye Barolar Birliği Dergisi 176.Sayı

366 “Türk’ün Ruhundan Doğan Kanunlar İsteriz”: Erken Cumhuriyet Döneminde Medeni Hukuk Yapımına Yönelik Üç Görüş ve Hukuk Politikasının Değişikliği Üzerine Bir Değerlendirme sınırlandırmakta veya devrimci politikaların gerçek etkisini gösterememesine neden olabilmektedir.96 Çalışmada daha önce belirtildiği üzere Batı hukukunun kabulüne yönelik şiddetli itirazlar Medeni Kanun’un alınmasının çok öncesine uzanmaktadır. Tanzimat sonrası Batılılaşma hareketlerinde muhalefetle süreklilik içerisinde olan bu itiraz odakları, söylemlerinin etkililiği açısından toplumsal bir kabule ulaşmıştır. Görüldüğü üzere toplumsal yaşamı eşitlikçi bir idealle değiştirme girişimleri, o yaşamın temel dinamiklerinin uzantısı olan ve hukukun evrenselliği prensibini reddeden halkın ruhu öğretisiyle ve buna dayalı hukuk biçimleriyle çeliştiği gerekçesiyle eleştirilmektedir. Bir noktada organik gelişim tezi reddedildiğinden mevcut hukukun arkasındaki örf ve adetlere sinmiş haldeki toplumsal eşitsizliklere dayalı pratiklerle çatışmak kaçınılmaz olmaktadır.97 Bu çatışma giderek millilik ile toplumsal ihtiyaçlar arasında sistemin temel felsefesinin neye dayanması gerektiği yönünde bir kutuplaşmayı beraberinde getirmektedir. Milli hukuk yanlıları hukuku Tarihçi Hukuk Okulu’nun “volkgeist” anlayışına benzer bir yerden açıklayarak organik bir uyumsuzluk olacağı yolunda itiraz geliştirirken buna karşı geleneklerin bir gerçekliğinin olmadığı yolunda bir karşı savunma gelmektedir.98 Bu bakımdan 1923-1925 arası dönemdeki farklı görüş sahipleri, bu tarihten sonra iktibas ile hukuk düzeninin yenilenmesi çalışmalarının karşısında kalan odakları oluşturmaktadır. Bu yönüyle Ahkâm-ı Şahsiyye ve Vacibat Komisyonu ile öne çıkan tadil veya sentez arayışı, 1925 sonrası kültürel değişim arzusuna ve toptan benimsenme fikrine yerini bırakmıştır.99 Bu tarihten itibaren Medeni Kanun ve kanu96 Watson, s. 252-253. 97 Fertellioğlu, s. 91-92. 98 Serhan Yıldırım, “Cumhuriyet Dönemi Medeni Hukuk Resepsiyonunun Tarihsel ve Felsefi Zeminden Ayrılmazlığı ve Kıymeti Üzerine Bir Değerlendirme”, Türk Hukuk Tarihi Sempozyumu Bildiriler Kitabı, Türkiye Adalet Akademisi, Ankara 2023, s. 232-234. 99 Mustafa Y. Aygün, Özel Hukuk Açısından Hukuk Devrimi, Ajans Türk Matbaacılık, Ankara 1983, s. 62-65. “Yine 1916 yılında kurulan İhzâr-ı Kavânin Komisyonlarında Mecelle yaklaşımına ilaveten incelenen diğer Batı medeni hukuk örnekleri yeni yönelimin eklektik yönünü göstermesi bakımından önemlidir. Bu yönde atılan adımların toplumsal karşılığının bulunmayışı, Hukuk-ı Aile Kararnamesi’nde olduğu gibi, uzun ömürlü, kalıcı çalışmaların ortaya çıkmasını imkânsızlaştırmış

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1