Türkiye Barolar Birliği Dergisi 148.Sayı

153 TBB Dergisi 2020 (148) İbrahim ERMENEK/ Betül AZAKLI ARSLAN özellikle, icra tazminatı ve sıra cetveline itiraz davası üzerinde kısaca değinmek gerekir. Amaç kısmında da işaret ettiğimiz üzere kanun koyucu, itirazın iptali davasının açıldığı veya itirazın kaldırılmasının talep edildiği hal- lerde, alacaklının haksız takip yapmış veya borçlunun haksız olarak ödeme emrine itiraz etmiş olma ihtimaline binaen; haksız çıkan tara- fın, takip veya davada talep edilen (İİK m. 67/V) alacak miktarının yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere bir icra tazminatı ödemesini öngörmüştür (İİK m. 67/II; m. 68/VII; m. 68/a/VIII; m. 69/V). Bu taz- minatın ödenmesinden kanun koyucunun muradı, haksız takip veya haksız itiraz nedeni ile borç ilişkisinin tarafları arasında bozulan men- faat dengesinin yeniden sağlanmasıdır. 38 Mesele sıra cetveline itiraz davası bakımından ele alındığında ise, söz konusu davada hem davanın tarafları olan davacı alacaklı ile da- valı alacaklının menfaatleri hem de takip borçlusunun menfaatleri bir- birleri ile çelişir. Bu davada arabuluculuğa başvuru zorunluluğunun kabul edilmesi halinde, arabuluculuk süreci sonunda varılacak anlaş- ma, daha sonraki rücu ilişkisinde özellikle sürecin gizliliği nedeni ile sıra cetveline itiraz davasının davalısı olan alacaklı ile takip borçlusu arasında yeni bir uyuşmazlık kaynağı olarak ortaya çıkar. IV. İlâmsız İcra Prosedürü İçerisinde Açılabilen Bazı Davalar Bakımından Arabulucuya Başvuru Zorunluluğu 1. Genel Tespitler İlâmsız takip prosedürü içerisinde açılabilen davalarda verilen kararların hiçbirisi alacaklının takip talebi ile ileri sürdüğü alacaktan bağımsız değildir. Bu nedenle söz konusu davalarda verilen kararlar öncelikli etkisini takip üzerinde doğurur. Kanun koyucunun talebin içeriğini açıkça düzenlemediği hallerde, kanımızca medeni usul huku- ku alanında mahkemeden istenilen hukuki himayenin içeriğine göre yapılan, tespit davası, eda davası ve inşaî dava şeklindeki ayrımdan hareketle icra hukuku alanındaki davaları sınıflandırmak, bu tip dava- ların amacı ile bağdaşmaz. 38 Çiftçi, s. 264.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1