Background Image
Previous Page  376 / 521 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 376 / 521 Next Page
Page Background

375

Konseyi Sözleşmesi”

bu açıdan göz ardı edilmiştir. Asıl olan adı değil,

içeriğidir denilebilir. Ancak, kadını BİREY olarak görmeyen bir zih-

niyeti yansıtan yasanın adında olduğu gibi, uygulamasında da aynı

zihniyetin hakim olabileceği endişeleri göz ardı edilmemelidir. Nite-

kim, Tasarı bütün partilerin oylarıyla kabul edilmiştir. Ancak, Meclis

görüşmeleri sırasında bir milletvekilinin Tasarı hakkında yaptığı ko-

nuşmada

“..kadını koruyorsak, insanı koruyoruz, oysa insanı korumanın

birinci önceliği aileyi sağlıklı olarak muhafaza etmektir. Pozitif ayrımcılık

uygulamaları boşanmayı kolaylaştıracak, ailenin çabucak dağılmasına sebep

olacak uygulamalara dönüştürülmemeli, .. erkeğin otoritesini, egemenliğini

kıralım derken, feminizme de davetiye çıkarmamak gerekir

…” sözleri dikkat

çekicidir. Bilindiği gibi, milletvekillerinin bu gibi benzer ifadelerine

1998 yılında 4320 sayılı Kanun’un yasalaşma sürecinde TBMM görüş-

melerinde de tanık olmuştuk. O tarihlerdeki TBMM tutanaklarında

yer alan “…

bu tasarı yasalaşırsa ailenin temeline dinamit konmuş olacak

…”

sözlerine benzer ifadelerle 2012 yılında da karşılaşmak, toplumsal cin-

siyet eşitliğinin ne denli göz ardı edildiği anlamına gelmektedir.

6284 sayılı Kanun’un Getirdikleri:

Aslında, 4320 sayılı Kanun’un 14 yıldır uygulanmakta olduğu, ek-

siklerinin ve uygulamadaki aksaklıklarının bilindiği dikkate alındığın-

da, kısa öz bir yasa olan 4320’de değişiklik yapmak daha amaca uygun

düşecekti. Ancak, Bakanlık yeni bir yasa yapma yolunu seçmiştir. Aile

ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, bu süreçte barolarla, kadın kuruluşla-

rıyla, ilgili kurumlarla yakın işbirliği içinde çalışmıştır. Bu bakımdan

kavramlar, tanımlar başta olmak üzere, uygulamadaki aksaklıkların

yeniden yaşanmasını önleyecek bir yasanın çıkarılması mümkün ola-

bilirdi. Ancak yine de yeni yasada düzenlenen koruyucu ve önleyici

tedbirlerle şiddetle mücadelede yolunda olumlu adımlar atılabileceği-

ni ifade etmek gerekir.

Yeni yasada aşağıdaki hükümler şiddetle mücadelede ve şiddetin

önlenmesinde önemli adımlar atılmasını sağlayacak niteliktedir:

• Şiddete uğrayan ve şiddete uğrama tehlikesi bulunan, herhangi

bir ayrım yapılmaksızın tüm kadınların, çocukların ve aile bireyle-

rinin korunması, (md. 1/f. 1)