Background Image
Previous Page  9 / 537 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 9 / 537 Next Page
Page Background

Başkan’dan

8

Zar Adam

, rastlantılarla birlikte gelen mutlak özgürlüğü ve olum-

sallığı kucaklayan varoluşsal bir kahraman mıydı, yoksa özgürlük-

lerinden vazgeçen, sorumluluklarından kaçan bir zavallı mıydı?

Zar

Adam

, bu soruların yanıtını ve kendi kişiliği ile varoluşunun tahlilini

psikologlara, psikoterapistlere bıraktığından olacak, verdiği her kri-

tik, her sıra dışı karar ve bunu izleyen eylemi sonrasında, kendisinden

açıklama isteyenlere, ‘

ben değil, zar karar verdi

’ diye yanıt veriyordu.

Yaşamanın karar vermek ve verilen kararların sorumluluğunu biz-

zat üstlenmek olduğunu düşündüğümüzde, karar vermenin sorumlu-

luğunu şansa, kadere, zara bırakan bir anlayışın, tipik bir

varoluşsal

bozukluk

olduğunu söylemek, sanırım yanlış ve

Zar Adam

veya günlük

yaşamımızda pek çok örneğini gördüğümüz

Zar Adamlara

haksızlık

olmayacaktır.

Luke Rhinehart

’ın bize takdim ettiği Zar

Adam

’ın ve yine yaşamın

bizi buluşturduğu

Zar Adamların

şahsında

varoluşsal bozuklukla

tanış-

tık. Ya peki

varoluşsal suçluluk

! Onu da, eserlerinde çağımız insanının

korkularını, yalnızlığını, kendine yabancılaşmasını ve çevresi ile olan

iletişimsizliğini anlatan Çek asıllı Avusturyalı öykü ve roman yazarı

Franz Kafka

, ünlü eseri

Dava

’da anlatıyor.

Kafka

’nın, bir sabah yatağında böcek olarak uyanan

Gregor

Samsa

’nın öyküsünü anlattığı

Değişim

isimli öyküsünde olduğu gibi,

hemen hemen bir çok yapıtında rastlanan değişim temeli üzerine ku-

rulu olan

Dava

adlı romanının kahramanı banka memuru

Joseph K

.

otuzuncu yaş gününü kutladığı günün sabahında hiç tanımadığı ki-

şilerce uyandırılarak tutuklanır. Herhangi bir suçu olmamasına rağ-

men kendisini savunmak durumunda kalan

Joseph K

. hem yargılama

süreci ve hem de yaşamı üzerindeki denetimini giderek yitirir. Hiç

görmediği yargıçlar önünde suçunu itiraf etmesi istenen

Joseph K.

sa-

vunmasında suçsuz olduğunu tekrarlayıp durur. Suçsuzluğunu ka-

nıtlamak için her yolu dener, hemen her kaynaktan yardım ve destek

talep eder. Ama çabaları boşunadır. Girdiği bir katedralde karşılaştı-

ğı ve suçsuzluğunu anlatmaya çalıştığı rahip ona inanmaz ve bütün

suçluların böyle konuştuğunu söyleyerek kendine dönmesini, kendi-

sini ve yaşamını sorgulamasını, kendisiyle yüzleşmesini tavsiye eder.

Gerçekte

Joseph K

. resmi bir mahkemenin, resmi mahkemede görevli