Background Image
Previous Page  9 / 441 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 9 / 441 Next Page
Page Background

Başkan’dan

8

Walt Whitman’ın

bu dizeleri, yaşama ve insanlara şovenizmle

bakanlara, temas korkusu ve kültürel özgüvenden uzak olduğu için

korku içerisinde yaşayanlara, dünyanın başka yerlerinde yaşanan de-

neyimlerden, o deneyimler tarafından istila edilmeksizin istifade et-

menin mümkün olduğunun ayırtında olmayanlara verilebilecek en

güzel yanıtlardan birisidir.

Benzer bir yanıtı

Bir Arkadaşa Mektuplar”

isimli kitabında Bengalli

büyük şair

Tagore şöyle

veriyor:

“Anladığımız ve hoşlandığımız insan ürünü

her şey, kökeni kime ve nereye ait olursa olsun bizimdir. Başka ülkelerin ozan-

larını ve sanatçılarını kendim kadar bildiğimde insanlığımla gurur duyarım.

Bırakın insanlığın bütün ihtişamını kendime ait görmenin o saf mutluğunu his-

sedeyim”

Dergimizin bu sayısında

Whitman’ın

şiirine,

Tagore’

un sözlerine

yer verişimin nedeni,

“yazılarımda ve konuşmalarımda zaman zaman kimi

düşünürlerden, bilim adamlarından, sanatçılardan”

alıntı yapmama ilişkin

eleştirilere her ikisinin de iyi birer yanıt olmasıdır.

Bu tarzı entelektüel bir züppelik olarak değil, tarzım böyle olduğu

için, böyle yetiştiğim, yetiştirildiğim, böyle bir ekol ve takip kültürün-

den geldiğim, bütün bunları kendimin saydığım, bir de bu güzellikleri

başkalarıyla paylaşmayı sevdiğim için yapıyorum.

Amerikalı şair

Walt Whitman

ile başlamıştım, Rus romantik şairle-

rinin ve bireysel özgürlükleri savunanların en önde geleni olan, başta

Mayakovski

olmak üzere kendisinden sonra gelen Rus şairleri etkileyen

Mihail Lermantov’

un bizim usta şairimiz

Ataol Behramoğlu

tarafından

dilimize çevrilen, çevrilen değil adeta yeniden yazılan

“Bir Şiir Defteri

İçin”

isimli şiiri ile devam ediyorum:

Hayır, ilgi beklemiyorum ben Hüzünlü sayıklamalarına ruhumun.

Alışkınım el çekmeye isteklerimden Eski günlerinden beri çocukluğu-

mun. Yazdıklarımdan da bir şey beklemem Fakat isterim ki yıllar sonra

Kısa, fakat isyancı bir ömürden

Bir iz kalsın onlarda.

Kim bilir, belki günün birinde

Tüm sayfaları hızla geçerken