Previous Page  457 / 473 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 457 / 473 Next Page
Page Background

“Cyprus v. Turkey” Kararı: Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Uluslararası Hukuk ...

456

devletin Sözleşme’ye taraf olduğu 1998 yılı arasında geçen sürenin

uzunluğunu dikkate alarak, kayboldukları iddia olunan kişilerin

artık hayatta olmadıklarının kabul edilmesi gerektiği ve dolayısıyla

Varnava

ve

Silih

kararlarının kayıp olayları için getirmiş olduğu “

sü-

rekli ihlal durumu

” kavramı hakkındaki anlayıştan ayrılarak,

Janowiec

başvurusundaki iddiaların etkin biçimde soruşturulması yükümlü-

lüğünün artık gündeme gelemeyeceğini kabul etmişti.

31

Hatta daha

da ileri giderek, Mahkeme,

Janowiec

kararında

Silih

kararındaki

Sözleşme’nin güvence ve değerlerinin korunması kaydını tekrarla-

maktan da vazgeçmiştir.

32

Görüldüğü gibi, “ zaman” koşulu ve dolayısıyla “gecikme” riski,

sadece tazminat görüşlerinin verileceği anın belirlenmesi yönünden

bir usuli sorun değil, aynı zamanda, iddiaların AİHM önünde ileri

sürülebilmesi açısından da önem taşıyan esasa ilişkin bir sorunsaldır.

Bu konuda AİHS, devlet başvuruları açısından herhangi bir istisna

da öngörmemektedir. Ancak, hukuksal olanakları daha sınırlı oldu-

ğu kesin olan bireyler için Varnava başvurularında olduğu gibi içtihat

açısından “sürekli durum” olarak tanımlanan koşullarda bile başvuru

süresini en fazla on yıl ile sınırlamış olan AİHM’nin, gerekli delilleri

derleyebilme ve argümanları belirlemede çok daha geniş imkanları

bulunan devletler açısından zaman itibarıyla yetkisini daha titiz bir

biçimde incelemesi beklenebilir. Bu bakımdan, GKRY’nin tazminat

görüşlerindeki gecikme bir usuli sorun olduğu kadar, aynı zamanda

bir uluslararası yargı organının zaman itibarıyla yetkisi ile de ilgili bir

sorun olarak kabul edilerek esasa ilişkin bir konu olarak değerlendi-

rilmeliydi.

31

Janowiec and Others v. Russia (Applications nos. 55508/07 and 28520/09) [GC],

Judgment of 21 October 2013, par. 185.

32

AİHM’in Silih kararındaki “ insancıl kayıt “ nedeniyle zaman itibarıyla yetkisinin

genişleyebileceğini kabul eden yaklaşımı Janowiec kararında Letonya, Estonya,

Malta ve İsviçre yargıçlarınn karşı görüşlerinde ayrıntılı biçmde eleştirilmiştir (Ja-

nowiec, s. 86) . Ermenistan yargıcı ise kararı destekleyen ayrı görüşünde, AİHS

sisteminin etkinliği açısından Taraf Devletlerin geçmişleriyle yüzleşmeleri gerek-

tiğini, ancak Rusya’nın kayıpların âkıbetlerinin belirlenmesi için bazı soruştur-

malarda bulunmuş olduğunu dikkate alarak “ insancıl kayıt “ ın dikkate alınma-

masını eleştiren yargıçların karşı görüşlerine katılmadığını belirtmek ihtiyacını

duymuştur (Janowiec, s.65).