Previous Page  31 / 405 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 31 / 405 Next Page
Page Background

30

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi Bağlamında Cinsel Suç Faillerinin Hadım Edilmesi

kapsamında belirlenen suçların işlenmesi halinde cinsel suç faillerinin

tıbbi tedavilerine ilişkin hükümlere yer verilmesi nedeniyle kimyasal

hadımın artık mümkün olabileceği sonucuna varılabilir. Bu yönetme-

likte doğrudan doğruya kimyasal hadımdan bahsetmemekte ancak

bunun yerine tıbbi tedaviden ve tedavi amaçlı programlara katılmak-

tan bahsetmektedir. Cerrahi hadım bakımından ise de doktrinde bu

Yönetmelikle mümkün olabileceğini savunan görüşler olmakla birlik-

te

94

söz konusu Yönetmelik bakımından AİHM ve Avrupa’deki dev-

let uygulamaları dikkate alındığında mümkün olmadığı söylenebilir.

Cerrahi hadım geri dönüşü mümkün olmayan sonuçlar doğurması ve

bu nedenle de cinsel suç faili için tıbbi açıdan zorunlu olması, cerrahi

hadım konusunda da kişinin aydınlatılması ve açık bir şekilde rızası-

nın alınmasından sonra- özellikle de AİHM içtihadlarından yola çıka-

rak yazılı bir şekilde rızanın olması gerekir- uygulanabilir. Ancak söz

konusu Yönetmelikte de bu hususlar açıkça düzenlenmemesi ve hem

ceza hukukunun temel prensipleri hem de anayasadaki temel hak ve

hürriyetler göz önüne alındığında cerrahi hadım mümkün gözükme-

mektedir. Benzer şekilde cerrahi hadım AİHS 3, 8 ve 12. maddeleri de

ihlal etmektedir.

Söz konusu tıbbi tedavinin veya tedavi amaçlı programların uygu-

lanabilmesi için hükümlünün, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunun 102(2)’de

tanımlanan cinsel saldırı,

95

103’deki çocukların cinsel istismarı

96

ve

da Tıbbi Tedaviye Tabi Tutulma”

http://www.haber7.com/yazarlar/prof-dr-er-

san-sen/2074295-cinsel-suclarda-tibbi-tedaviye-tabi-tutulma E.T.02.01.2017.

94

Bkz Şen ve Yenice.

95

Fiilin vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle gerçekleştirilmesi du-

rumunda, on iki yıldan az olmamak üzere hapis cezasına hükmolunur. Bu fiilin

eşe karşı işlenmesi hâlinde, soruşturma ve kovuşturmanın yapılması mağdurun

şikâyetine bağlıdır.

96

Madde 103- Çocuğu cinsel yönden istismar eden kişi, sekiz yıldan on beş yıla

kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Cinsel istismarın sarkıntılık düzeyinde kal-

ması hâlinde üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Mağdurun

on iki yaşını tamamlamamış olması hâlinde verilecek ceza, istismar durumun-

da on yıldan, sarkıntılık durumunda beş yıldan az olamaz. Sarkıntılık düzeyinde

kalmış suçun failinin çocuk olması hâlinde soruşturma ve kovuşturma yapılması

mağdurun, velisinin veya vasisinin şikâyetine bağlıdır. Cinsel istismar deyimin-

den; (1) a) On beş yaşını tamamlamamış veya tamamlamış olmakla birlikte fiilin

hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş olan çocuklara karşı

gerçekleştirilen her türlü cinsel davranış, b) Diğer çocuklara karşı sadece cebir,

tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayalı olarak gerçekleştirilen

cinsel davranışlar, anlaşılır. (2) Cinsel istismarın vücuda organ veya sair bir cisim