Türkiye Barolar Birliği Dergisi 154.Sayı

149 TBB Dergisi 2021 (154) Barış ÇİFTÇİ IV. Hakkın kullanılmasının sınırını belirleyen açık bir kuralın bulun- maması Şartlarının bir arada bulunması gerekir. 4721 sayılı Türk Mede- ni Kanun’un “Dürüst davranma” başlıklı 2. maddesi hükmüne göre “Herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüst- lük kurallarına uymak zorundadır. Bir hakkın açıkça kötüye kulla- nılmasını hukuk düzeni korumaz.” Şeklinde düzenlenerek hakkını kötüye kullanan kimseyi hukuk düzeninin korumayacağını açıkça belirtmiştir. Kural olarak zamanaşımı sadece alacak haklarında söz konusu olur. Alacak hakkı dışındaki haklar ilke olarak zamanaşımına uğramaz. Özellikle ayni haklar, kişilik hakları, fikri haklar, üyelik hak- ları ve yenilik doğuran haklar zamanaşımına tabi değildir. 36 Muris mu- vazaası hukuki sebebine dayanan, “tapu sicilinin düzeltilmesi” (Yar- gıtay kararlarındaki niteleme ile “tapu iptali ve tescil”) davalarında, davayı açan mirasçı, tapu sicilinde başka birisinin ismi olmasına rağ- men, ayni hak sahibidir. Mirasçının, 01.04.1974 tarihli YİBK’deki un- surları taşır şekilde açtığı tapu sicilinin düzeltilmesi davası da mirasçı- nın ayni hakkına dayalı olarak açıldığı için, “ayni haklar zamanaşımını ve hak düşürücü sürelere uğramaz” kuralı gereğince, mirasbırakanın ölümünden sonraki dönemde “her zaman” açılabilir. Ancak muvazaa iddiası hakkın kötüye kullanılması teşkil ediyorsa, muvazaa iddiası dinlenmez. 37 Özetle, yapılan muvazaalı satış her ne kadar zamanaşımı 36 Eren, s.1283 37 Eraslan Özkaya, İnançlı İşlem ve Muvazaa Davaları, Seçkin Yayınları, 5. Bası Ankara 2013, s. 41. Y. 13. HD, T.31.03.1986, K.1335/1912.; Y. 2. HD, T.25.02.1986, K.1447/1963. YHGK, T. 06.05.2015, E.2013/1-2302, K.2015/1313. “Somut uyuş- mazlıkta, muris Yusuf b. davalı kızı s. güzel ile 23.08.1974 tarihinde, davalı dama- dı a. güzel ile 21.08.1975 tarihinde dava konusu edilen satış suretiyle temlikleri gerçekleştirmiş, 20.03.1976 tarihinde ise vefat etmiştir. Dava murisin ölümünden 33 yıl geçtikten sonra açılmıştır. Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı dava- larda zamanaşımının söz konusu olmadığı, işlemin muvazaalı olması durumunda üzerinden bir zaman geçmesi halinde geçerli hale gelmeyeceği ve herhangi bir süreye bağlı olmaksızın her zaman açılabileceği kuşkusuzdur. Bu nedenle mu- ris muvazaasına dayalı olarak dava açılmasının hakkın kötüye kullanılması ni- teliğinde değerlendirilmesi mümkün değildir. Hukuk Genel Kurulunda yapılan görüşmeler sırasında bir kısım üyeler tarafından temliklere 33 yıl ses çıkarılma- mış olmasının ve malikin devamlı dava tehdidi altında bulunmasının 4721 sayılı TMK’nın 2.maddesine aykırılık teşkil edeceği görüşü dile getirilmiş ise de bu gö- rüş kurul çoğunluğu tarafından benimsenmemiştir. O halde, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açık- lanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen özel

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1