139 TBB Dergisi 2023 (166) BDKDGÕr KgK6AL Dolayısıyla itiraz incelemesinden sonra temyiz kanun yoluna tabi olan kararlar, Yargıtay ilgili dairesi tarafından ele alınarak incelenecektir. Yapılacak olan bu inceleme, daha önce bahsetmiş olduğumuz iç tahkimdeki iptal davasından daha farklıdır. Yargıtay tarafından yapılacak olan temyiz incelemesi, yerel mahkemelerdeki temyiz kanun yolu gibi olacaktır. Bu durum, sigortacılıkta tahkimin, iç tahkimden ayrılan karakteristik özelliklerindendir. Dolayısıyla şu sonuca varılabilir ki, Sigorta Tahkim Komisyonu nezdinde uyuşmazlık ve itiraz hakem heyeti tarafından yürütülen yargılamada, uyuşmazlık temyiz sınırının üzerinde ise, içtihadı birleştirme kararına göre, ilk derece ve istinaf mahkemeleri aşamaları tüketilmişçesine, bunlar atlanarak doğrudan temyiz yoluna başvurulabilecektir. Temyiz yoluna başvurulan hakem kararları hakkında, Yargıtay ilgili dairesi tarafından bozma kararı verilmesi halinde, karar tekrar itiraz hakem heyetine gönderilir. Aşağıda, Yargıtay ilgili dairesi tarafından bozulan hakem kararının itiraz hakem heyetine gönderilmesi üzerine, itiraz hakem heyetinin vermiş olduğu kararda direnip direnemeyeceği incelenecektir. II. SİGORTACILIKTA TAHKİMDE DİRENME KARARI A. TAHKİM YARGILAMASINDA HAKEMLERİN DİRENME KARARI Temyiz kanun yolu kapsamında Yargıtay ilgili dairesi tarafından yapılan inceleme sonucunda onama, düzelterek onama ve bozma kararı verilebilir. Bozma kararı üzerine dosya ilgili mahkemesine gönderilir. Mahkeme tarafından, bu aşamada iki türlü karar verilebilir: Bunlardan ilki bozmaya uyma, diğeri ise direnme kararıdır. Direnme kararı, HMK’da temyiz bölümündeki hükümler içerisinde m. 373/5’te düzenlenmiştir. Terminolojik olarak direnme kararı; mahkeme tarafından verilen ve Yargıtay ilgili dairesince bozulan kararın, doğru ve isabetli olduğu düşüncesiyle, mahkemenin kendi kararında ısrar etmesidir. Direnme kararı, bozmaya uyma kararı gibi ara kararı niteliğinde değil, nihai karar niteliğini haiz ve özünde eski kara-
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1