Türkiye Barolar Birliği Dergisi 166.Sayı

41 TBB Dergisi 2023 (166) Aysun ALTUNKAŞ kural olarak bir etkisi bulunmamaktadır. Bu halde disiplin cezasına hükmedilebilmesi için bir mahkûmiyet kararının varlığının aranıp aranmamasının da bir önemi yoktur, zira özel affın kişi hakkında kesinleşmiş mahkûmiyet kararı üzerinde herhangi bir etkisi bulunmamaktadır. II. BENZER KURUMLARLA KARŞILAŞTIRMA a. Erteleme Kurumu ile Karşılaştırma Türk hukukunda hapis cezasının infazının ertelenmesi, TCK’nın 51. maddesinde hüküm altına alınmaktadır. Buna göre işlediği suçtan dolayı iki yıl veya daha az süreyle hapis cezasına mahkûm edilen kişinin cezası ertelenebilir. Bu konuda mahkemeye tanınan bir takdir yetkisi söz konusudur. TCK m. 51 uyarınca uygulama alanı bulan erteleme kurumu, hakkında kural olarak iki yıl veya daha az süreyle hapis cezasına mahkûmiyet kararı bulunan kişilerin,106 bu mahkûmiyet kararı nedeniyle infaz kurumuna girmesine engel olma şeklinde bir sonuç doğurmaktadır. Bu durumun tek istisnası, hapis cezasının infazının ertelenmesinin, mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi koşuluna bağlanması gibi, koşula bağlı erteleme halinde, bu koşul gerçekleşinceye kadar kişinin cezasının infaz kurumunda çektirilmesine karar verilebilmesidir. Yine hapis cezası ertelenen hükümlü hakkında, alt sınırı mahkûm olunan hapis cezası süresinden az olmamak üzere, bir yıl ila üç yıl arasında bir denetim süresi belirlenecek ve bu denetim süresi içerisinde TCK m. 51’de hüküm altına alınan yükümlülüklerin yerine getirilmesine karar verilebilecektir (TCK m. 51/3, 4). Denetim süresinin yükümlülüklere uygun ve iyi halli olarak geçirilmesi durumunda ise kişi hakkında hükmedilen hapis cezası infaz edilmiş sayılacaktır (TCK m. 51/8). Dolayısıyla hapis cezasının infazının ertelenmesi kararı, kural olarak hakkında hapis cezasına mahkûmiyet kararı verilmiş kişinin infaz kurumuna girmesine engel olması, ancak kişi hakkındaki 106 Aynı maddede bu sürenin üst sınırının, fiili işlediği sırada on sekiz yaşını doldurmamış ya da altmış beş yaşını bitirmiş kişiler bakımından üç yıl olduğu hüküm altına alınmıştır.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1