Türkiye Barolar Birliği Dergisi 166.Sayı

54 Türk Ceza Hukukunda Af Bütün bu açıklamalar doğrultusunda af ilan edilmesinin cezadan beklenen faydayı ortadan kaldırması ve adalet mekanizmasına duyulan inancın sarsılmasına neden olması gibi ciddi riskleri bulunsa da af kurumunun toptan reddedilmesi imkanı bulunmamaktadır.148 Bu nedenle affın ancak gerçekten toplumsal bir yarar bulunması halinde ve affa gerçekten layık olanları kapsamına alacak şekilde yani bireyselleştirilmiş olarak ilan edilmesi yoluyla aftan beklenen amaca ulaşılması mümkün olabilecektir.149 Bu bağlamda ceza kanunları hazırlanırken ve uygulanırken, ceza hukukunun son çare olma özelliği akılda tutularak hassasiyetle hareket edilmesi af kurumuna olan ihtiyacı azaltacak olmakla birlikte, affa ancak aftan beklenen faydaya diğer ceza hukuku kurumları ile ulaşmanın mümkün olmaması ya da diğer ceza hukuku kurumları ile ancak kısmi bir faydanın elde edilmesi halinde yani af ilan etmenin zorunlu olduğu hallerde başvurulmalıdır.150 Bu durumda da ilan edilen yenilenmesi yoluna gidilmesinin kural olarak mümkün olmadığına, bunun ancak ilgili genel af kanununda bu yönde bir hüküm ihdas edilmiş olmasına bağlı olduğuna yönelik tespitler için bkz. Keyman, s. 103. 148 Bu doğrultuda özellikle büyük toplumsal olayların ya da rejim değişikliklerinin ardından ilan edilen aflarla şu anın adaleti kurban edilerek bir adaletsizlik yaratılıyor olsa da, bu adaletsizliğin gelecekteki adalete hizmet ettiğine, gelecekteki adaletsizliklerin önüne geçildiğine dair tespitler ve bu tespitlere yönelik filozoflar tarafından getirilen, ne kadar iyi amaçlara yönelik olursa olsun bilerek ve isteyerek bir adaletsizliğin yaratılmaması gerektiğine dair bkz. Kent Greenawald, “Amnesty’s Justice”, in, Truth v. Justice: The Morality of Truth Commissions, Ed. Robert I. Rotberg/Dennis F. Thompson, Princeton University Press 2000, (189210) , s. 191 vd. 149 Özek, s. 138; Centel/Zafer/Çakmut, s. 773. Benzer tespitler için bkz. Yalçın Sancar, “23 Nisan 1999 Tarihine Kadar İşlenen Suçlardan Dolayı Şartla Salıverilmeye, Dava ve Cezaların Ertelenmesine Dair Kanun’un Hukuksal Niteliği ve Sonuçları”, s. 156. 150 Sözüer, s. 252; Şen, “Türk Ceza Hukuku Yönünden Af”, s. 118. Zorunluluk olmadan, justa causa gerçekleşmeksizin af ilan edilmesi halinde, ceza hukuku emir ve yasaklarının ciddiyetinin kaybolacağı ve ceza yargılamasının sakatlanacağına yönelik tespitler için bkz. Demirbaş, “Af Tartışmaları”, s. 82. Bu zorunluluğun bulunup bulunmadığını tespit ederken toplumun içinde bulunduğu koşulların ve geçmişin titizlikle, serinkanlı bir şekilde analiz edilmesi gerektiği; bu yapılmayıp af yetkisinin, kısa vadeli siyasi çıkarlarla kullanıldığı takdirde, toplumsal zorunluluklar ile ceza adaleti arasındaki çok hassas dengenin bozulacağına dair değerlendirmeler için bkz. Yalçın Sancar, “23 Nisan 1999 Tarihine Kadar İşlenen Suçlardan Dolayı Şartla Salıverilmeye, Dava ve Cezaların Ertelenmesine Dair Kanun’un Hukuksal Niteliği ve Sonuçları”, s. 186 vd. Bu konudaki zorunluluğun sınırının toplumsal barışın sağlanması olduğu; böyle bir zorunluluk olmaksızın af ilan edilmesi halinde, devletin af ilan etmek konusundaki hakkını kötüye kullan-

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1