

başkan’dan
Sevgili Meslektaşlarım,
Dinle! Ayrılıklardan nasıl şikayet eder şu ney, ayrılıkları nasıl anlatır, dinle;
Erkek ve kadın herkes ağlayıp inliyor feryadımdan; ağlayıp inliyor herkes
beni kamışlıktan kestikleri gün başladığım feryadımdan…
Özlemimi ifade etmek için bir kalp istemedeyim, ayrılıktan parça parça ol-
muş, beni anlayacak bir kalp istemedeyim.
Hani vuslat zamanını arar ya aslından uzak düşen kişi, durmadan aslını
arar ya hani! ...
Her cemaatte ağlamam, her mecliste inlemem bundandır benim… İyilerle
dost olmam da, kötülerle düşüp kalkmam da bundandır…
Herkes kendi zannınca dostum oluyordu benim, kendine yakın buluyordu
çokları beni…
Ne çare hiç kimse araştırmadı içimdeki sırları, kimse anlamadı ayrılıktan,
yalnızlıktan şikayetimi… Oysa sırlarım çığlıklarımdan hiç de uzak değildir be-
nim…
Keskin bakar görür, dikkatle dinleyen duyar onları. Yazık, yazık ki, her gözde
yok o nur, her kulakta yok o dikkat! ...
Gizli değildir elbette ten candan ve can tenden gizli değildir. Lakin canı gör-
mek için izin yoktur herkese…
Hava değildir neyden çıkan bu ses, ateştir. Her kimde bu ateş yoksa o kimse
yok olsun. Neyin içini yakan da, meyin coşkusunu yaratan da aşk eseridir.
Ney, yârinden ayrılmış olanı teselli eder, yoldaş olur ona, musiki perdelerini
yıkar aşığın, sırdaş olur ona…
Kim gördü ney gibi hem zehiri, hem panzehiri; hem derdi, hem dermanı? ...
Kim gördü ney gibi özlemi, sarmaş dolaş olanı…