

Başkan’dan
9
Meslektaşlarımız, Türkiye’deki Gezi Parkı olaylarında polisin uy-
guladığı şiddeti protesto ettikleri ve bu şiddetin sorumluları hakkında
savcıları göreve çağırdıkları sırada,
kendileri
şiddet mağduru olmuşlar-
dır. Esasen, Çağlayan Adliyesi’nde yerlerde sürüklenen avukatlar de-
ğil, adalet ve avukatların temsil ettiği yurttaşlar olmuştur. Avukatlara
yönelik baskı ve şiddetin sorumluları hakkında gereğinin yapılması-
nın takipçisi olacağımızı bir kez daha ilan ediyoruz.
Avukatlık Kanunu, Türkiye Barolar Birliği’ne “
Hukukun üstünlü-
ğünü ve insan haklarını savunmak ve korumak, bu kavramlara işlerlik ka-
zandırmak”
görevini vermiştir. Avukatlar, barolar ve Türkiye Barolar
Birliği daima özgürlükler ve insan haklarından yana taraf olmuştur;
bu uğurda, hukuki mücadeleye kararlılıkla devam edilecektir.
Bu çerçevede; Türkiye Barolar Birliği ve barolar olarak yetkilile-
re gerekli uyarıları yaptık, meslektaşlarımıza ve yurttaşlarımıza uy-
gulanan şiddetle ilgili olarak sorumlular hakkında suç duyurularında
bulunduk, meslektaşlarımızın yaşadığı sistematik savunma hakkı ih-
lalleriyle mücadele ettik, pek çok şehirde binlerce avukatın katıldığı
yürüyüşler düzenledik, basın açıklamaları yaptık, toplumu daha da
gerecek ve kutuplaştıracak bir “cadı avı” başlatılmaması konusundaki
uyarılarımızı dile getirdik ve can kurtarmak için çırpınan gönüllü he-
kimlere uygulanan baskıların karşısında durduk.
Bu süreçte Sayın Cumhurbaşkanıyla, Sayın Adalet Bakanıyla, sa-
hadaki polislerimizle, onların amirleriyle de görüştük; demokratik
protesto hakkını kullanan vatandaşlarımızla, gözaltına alınanlarla,
yaralananlarla ve maalesef bu olaylar sırasında hayatlarını kaybeden-
lerin aileleriyle de beraber olduk. Özgürlükleri hukuka aykırı şekilde
kısıtlanan, gerek fiziksel gerek manevi olarak mağdur edilen yurttaş-
larımızı kucakladık; hastanelerde, polis merkezlerinde, baro binala-
rında, adliyelerde sabahladık; mağdurların ve mazlumların sığındığı
güvenli bir liman, ayrıştırılmak istenen toplumu birleştiren güç olduk.
Bizim yaptığımız; hem yurttaşlarımızın canlarının yanmasını önle-
mek hem de devletin polisiyle halk arasına daha sonradan giderilmesi