

Başkan’dan
8
vunma hakkını
savundukları
için haksız müdahaleyle karşılaşan mes-
lektaşlarımızın sonuna kadar yanında olacağız.
Türkiye Barolar Birliği’nin; mesleği, ülkeyi ve hukukun üstünlü-
ğünü ilgilendiren hiçbir konuda sessiz kalma, tepkisizliği meşrulaştır-
ma hakkı yoktur. Türkiye Barolar Birliği hak ihlallerine karşı sessiz ve
duyarsız kalamaz.
Geldiğimiz noktada, Cumhuriyet tarihinde eşi benzeri görülme-
miş sayıda avukat, gazeteci, sendikacı, öğretim üyesi, subay, millet-
vekili, yerel yönetici, her kesimden muhalif duruş sergileyen aydın
gerekçesiz olarak tutukludur, zindanlardadır. Yalnızca kaçma veya
delilleri karartma tehlikesi karşısında uygulanabilecek tutuklama ted-
biri, kişi özgürlüğünün değerini inkar eden, vicdanları yaralayacak şe-
kilde keyfilik ve zulme dönüştürülmüştür.
Hak ve özgürlüklerin en önemli güvencesi olan avukat, yargının
diğer kurucu unsurları başta olmak üzere idareciler, kolluk, kamu gö-
revlileri ve hatta siyasi iktidar tarafından yargının önünde bir engel
olarak görülmekte ve öyle muamele edilmektedir. Adil yargılanma
hakkının ortadan kalktığını mahkemelerde haykıran sanık avukatla-
rı, yaptıkları savunmalar sebebiyle soruşturulmakta ve yargılanmak-
ta, adil yargılama talep eden baro yöneticileri kendilerini sanık olarak
bulmaktadır.
Adliyelerde artık avukatları coplu, kalkanlı polisler karşılamakta-
dır. Avukatlar savundukları müvekkillerinin kim olduğuna, aldıkları
dava türlerine ve sorgularda müvekkillerine önerdikleri hukuki yar-
dımlara göre fişlenmekte, yaptıkları savunmalar sebebiyle yargılan-
maktadır.
Bütün bunların üzerine; 11 Haziran 2013 tarihinde İstanbul’da
Çağlayan Adliyesi’nde 50’ye yakın meslektaşımız çevik kuvvet ve
özel güvenlik görevlileri tarafından yerlerde sürüklenerek, üstleri baş-
ları parçalanarak, darp edilerek, elleri kelepçelenerek dışarı çıkarılmış,
otobüslere doldurulup Emniyet Müdürlüğü’ne götürülmüştür.