Background Image
Previous Page  209 / 477 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 209 / 477 Next Page
Page Background

Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun Türk Mahkemelerinin Milletlerarası Yetkisine Etkisi

208

• Malvarlığına ilişkin davaların “uyuşmazlık konusu malvarlığı” unsu-

runun bulunduğu yerde açılabilmesi.

HUMK md. 16, Türkiye’de yer-

leşim yeri olmayanlara karşı açılacak mal davalarının Türkiye’de

sakin oldukları yerde ve bunlar Türkiye’de sakin değilse malının,

ihtilaflı şeyin veya varsa teminatının bulunduğu yerde açılabilece-

ğini düzenlemişti. HMK md. 9 uyarınca ise, diğer özel yetki halleri

saklı kalmak üzere, malvarlığı haklarına ilişkin davalar, uyuşmaz-

lık konusu malvarlığı unsurunun bulunduğu yerde açılabilecek-

tir. Dolayısıyla, bundan böyle yabancının Türkiye’de herhangi bir

malvarlığının bulunması kendisine karşı dava açılabilmesi için ye-

terli olmayacak, yetkiye esas teşkil eden malvarlığının uyuşmazlık

konusu ile ilgili olması gerekecektir. Kanunda da açıkça ifade edil-

diği üzere, malvarlığına ilişkin davalar bakımından özel yetki ku-

rallarından faydalanma imkânı bulunmakla birlikte, HMK deği-

şikliği ile Türk mahkemesinin milletlerarası yetkisi kısıtlanmıştır.

Burada, malvarlığının bulunduğu yerde dava açılması imkanını

tamamen ortadan kaldırmak yerine, malvarlığının değeri yönün-

den bir sınır çizilerek aşkın yetki endişesini bertaraf etmek daha

uygun bir çözüm olacaktı.

• Haksız fiilden doğan davalarda zararın meydana gelme ihtimalinin bu-

lunduğu yer mahkemesinin de yetkili kılınması.

HMK md. 16 ile hak-

sız fiilden doğan davalarda zarar meydana gelmeden oluşabile-

cek zararı önleme amacı ile zararın meydana gelme ihtimalinin

bulunduğu yer mahkemesi de yetkili kılınmıştır. Kanımızca, za-

rarın meydana gelme ihtimalinin bulunduğu yer mahkemesinin

yetkilendirilmesinin asıl önemi ihtiyati tedbirler bakımındandır.

Zira, dava açılmadan önce talep edilecek ihtiyati tedbirler bakı-

mından artık sadece asıl davada yetkili olan mahkemeler yetkili-

dir. Basın yoluyla bir kişilik hakkının ihlalinin önlenmesi için ilgili

yayının toplatılması ya da haksız rekabet teşkil eden bir reklamın

durdurulması gibi tedbir örneklerinde zararın meydana gelme

ihtimalinin bulunduğu yer mahkemesinin de yetkili kılınması or-

taya çıkabilecek yetki problemlerini önlemek bakımından isabetli

olmuştur. Zira, aksi takdirde, ihtiyati tedbir bakımından yetkili bir

mahkeme olup olmadığı tartışma konusu olabilir; yetkili bir mah-

keme bulunmadığı yönünde bir uygulama oluşabilir ve bu da hak

kayıplarına yol açabilirdi.