Background Image
Previous Page  443 / 453 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 443 / 453 Next Page
Page Background

Demokratik Rejim ve Seçim Sistemleri

442

parti Meclis’te yer almıştır. İlk iki milletvekili genel seçimi sonucun-

da Meclis’te 3 parti ile sınırlı kalan siyasî yelpaze, izleyen üç seçimde

genişleyerek 5 partiye çıkmış, birinde daralarak 2 partiye düşmüş, son

ikisinde sınırlı bir genişleme ile yeniden 3 partili olmuştur.

Bu arada tek başlarına % 10 ülke seçim barajını aşamayacak par-

tilerin güçlü partilerin listelerinden adaylık yoluyla ya da bağımsız

adaylarla Meclis’e girebildiklerini, böylece Meclis’te fiilen temsil edi-

len parti sayısının genellikle seçim kazanan parti sayısının üstünde

olduğunu de unutmamak gerekir.

% 10 ülke barajının siyasî partileri zorladığı alternatiflerin sonucu

olan bu durumlar bir yana bırakılırsa; açıkça görülen şudur: % 10 ülke

barajı, çevre barajı olmasa da, oyların partiler arasında dağılması ne-

deniyle 5 partili, fakat çoğunlukla 3 partili, −şimdiye hükümet değin

bir defa da olsa− 2 partili bir parlâmento yapısı ortaya çıkarmaktadır.

2. 1982 Anayasası döneminde şimdiye değin yapılan 8 milletvekili

genel seçiminin ilk ikisinde 3’er, izleyen üçünde 5’er, birinde yalnız 2,

son ikisinde 3’er partinin Meclis’e girmesi, genelde seçmenlerin parti-

ler arasındaki tercihlerinin bir seçimden ötekine kolayca değişmediği-

ni, belirli bir kararlılık içinde kaldığını göstermektedir. Bu bağlamda

kırılma çizgisi, yalnız 2 partinin Meclis’e girdiği 3 Kasım 2002 millet-

vekili genel seçimidir.

3. 3 Kasım 2002 ve 22 Temmuz 2007 milletvekili genel seçimle-

rinde toplam geçerli oyların sırasıyla % 45.33 ve 13.03’ünün Meclis’te

temsil edilmemesi, % 10 ülke seçim barajının −diğer etkenler yanında−

yalnız temsilde adalet ilkesine aykırılık bakımından değil, doğrudan

doğruya seçimin mantığı bakımından çok ciddî sorunlar yaratmaya

elverişli olduğunu göstermektedir. Hele 3 Kasım 2002 milletvekili

genel seçiminde yaklaşık her iki seçmenden birinin oyu parlâmento

aritmetiğine hiç yansı-mamış; Meclis dışında kalmıştır. Dolayısıyla %

10 ülke barajı, seçimleri en az belirli bir halk desteğine sahip siyasî

partiler arasında bir yarış olmaktan çıkarıp, bu oran altında oy alan

partileri saf dışı bırakan engelli bir koşuya dönüştürmektedir.

4. Böylece % 10 ülke seçim barajı, çoğunluk sistemlerine benzer

iki veya üç partili bir parlâmento aritmetiğinin oluşmasına yol açmak-

tadır. Üstelik bu durum, çoğunluk sistemlerinden daha adaletsiz bir

biçimde gerçekleşmektedir. Çünkü çoğunluk sistemlerinde herhangi