Previous Page  41 / 405 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 41 / 405 Next Page
Page Background

40

Ötanazi Hakkına Dair Genel Bir Değerlendirme

açıdan pek bir şey ifade etmez. Çünkü ötanazinin varlığı milattan ön-

celere Eski Yunan ve Eski Roma’ya kadar gitmektedir. Bunun biraz-

dan da inceleyeceğimiz düşünce adamlarının söylevlerinde de açıkça

göreceğiz.

Antikçağ’da beş büyük düşünce akımı olarak kabul edilen Pitago-

ras, Platon, Aristoteles, Stoa ve Epikuros felsefelerinin tartışma alanla-

rından bir tanesi de, kişinin yaşamı terk etme hakkının olup olmadığı

ile ilgili olmuştur. Bu tartışmalar kuşkusuz intihar ile daha içli dışlı

da olsa zaman zaman ötanazi kapsamına girmiş ve tartışmalar bu ek-

sende dönmüştür. Bu tartışmalardan genel olarak ortaya çıkan sonuç

intiharı tasvip etmeme olsa da, faydacı bir yaklaşım söz konusu oldu-

ğunda ötanaziye karşı bakış açısı intihardan farklı görünüp, ötanazi-

nin olabileceğine vurgu yapılmıştır. Bu dönemde devlete olan bakış

açısı her zaman bireyin üzerinde görüldüğü için kişinin acı ve ıstırap

çekmesinin önlenmesi maksatlı bir ötenaziden ziyade, devlete fayda

sağlayamayan bir bireyin, yaşamasının da bir anlam ifade etmediği-

ne yönelik söylemler hâsıl olmuştur.

14

Platon’un Devlet adlı kitabında

Sokrates şöyle konuşmaktadır:

“ İşte Asklepios (Eski yunanda hekimlik

tanrısı) bu gerçeği biliyordu. Onun için de, hekimliği yalnız bedenleri sağ-

lam olup da, geçici bir hastalığa tutulmuş insanlar için kullandı. Bu hastaları

ilaçla bıçakla iyi ederken, onları gündelik işlerden, yaşayışlarından ayırmıyor-

du. İçini hastalık sarmış bedenleri kan alma, kusturma, içini temizleme gibi

yollarla iyi edeceğim diye kötü bir hayatı uzatmaya uğraşmazdı. Böylelerinin

kendilerine benzeyecek çocuklar yapmalarını doğru bulmazdı. Tabiatın ver-

diği ömrü yaşamaya gücü yetmeyen adamı, iyileştirmenin ne o adama, ne

de topluma fayda vermeyeceğini biliyordu.”

15

Görüldüğü gibi faydacı bir

yaklaşım yanında bugünkü şekliyle tartışılmış olmasa da, ötanazinin

bariz bir şekilde mümkün olabileceği görülmektedir. Ayrıca daha ön-

ceki paragraflarda “Kanunlar” adlı eserde intihara karşı konulan açık

tutumun burada olmaması o dönemde dahi açıkça bir ayrıma gidildi-

ğini bize göstermektedir.

Yine o dönemden sonra gelen ünlü Romalı düşünür ve Roma İm-

paratoru Neron’un hocası olan Seneca bu konuyla ilgili olarak:

“ Yaşa-

14

Sibel İnceoğlu, S.17-31

15

Platon, Devlet, Çev. Sebahattin Eyüboğlu-M.Ali Cimcoz, Remzi Kitabevi,

İstanbul,1992