Türkiye Barolar Birliği Dergisi 160.Sayı

163 TBB Dergisi 2022 (160) Özgür BİYAN / Güneş YILMAZ dırılmasına ve bu vesile ile de konunun Anayasal vergileme ilkeleri açısından değerlendirilmesine hizmet etmesi bakımından son derece önemlidir. 2.3. Fatura Düzenleme Süresi Özelinde Bazı Tespitler Hal böyleyken “fatura düzenleme süresinin” mükellef açısından etkisi ve önemi nedir? Ya da mükellef bu süreye uygun hareket ettiği/ etmediği takdirde ne gibi hukukî sonuçlarla karşı karşıya kalacaktır? Vergi Hukukunda “süre” konusunda çalışmanın önceki bölümlerinde yapılan ilk belirleme, vergiye ilişkin temel kurucu öğeler olan verginin konusu, vergiyi doğuran olay, matrah, vergi yükümlüsü, oran, tarh yöntemi gibi öğelerin yanı sıra vergiden doğan ödev ve yöntem ilişkilerinin de verginin asli temel öğelerini tamamlayan öğeler olarak yasa ile düzenlenmesini zorunlu kılmaktadır ki “süre” konusu bu nitelikte olması hasebiyle yasa ile düzenlenmesi gereken bir unsurdur. Dolayısıyla Anayasal vergileme ilkeleri bağlamında vergilendirme işlemlerinde “süre” konusunun da vergi yasası ile belirlenmesi (yasallık ilkesi gereği) şarttır. Bu belirlemenin ulaştığı noktada, mükellef açısından adil bir vergileme sisteminden ve sürecinden bahsedilmesine ön ayak oluşturacak olan “belirlilik ilkesi” karşımıza çıkmaktadır. Söz konusu bu ilke ile, elbette yalnızca yasal belirlilik değil, daha kapsamlı bir niteliğe sahip olan “hukuki belirlilik” ifade edilmektedir. Nitekim hukuki belirlilik ilkesi ile kastedilen, bir hukuk normunun uygulanmasıyla ortaya çıkacak sonuçların o hukuk düzeninde öngörülebilir olmasıdır.28 Bu ilke hukuki güvenlik ilkesi ile doğrudan bağlantılıdır.29 Bu ilkeler uyarınca matrah, tarh ve tahsil zamanı ve yöntemi, verginin tarh ve tahsiline yetkili idare ile muafiyet ve istisna hükümleri gibi vergi ve benzeri diğer kamu alacaklarının esaslı unsurlarına ilişkin düzen28 AYM, 23.12.2015, 15-118; Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, E:2020/7766, K:2021/4217, Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, E:2021/764, K:2021/7863, https://karararama.yargitay.gov.tr/YargitayBilgiBankasiIstemciWeb/); AYM, E: 2014/183, K: 2015/122, R.G. 13.01.2016 – 29592 29 AYM, E:2019/53, K:2019/75, R.G.12/11/2019-30946. Belirlilik ilkesi ile ilgili olarak AYM, …. yasanın şeklen var olmasının yeterli olmadığını, yasal kuralların keyfîliğe izin vermeyecek şekilde belirli, ulaşılabilir ve öngörülebilir düzenlemeler niteliğinde olması gerektiğini açıkça ifade etmektedir (AYM E:2020/15, K:2020/78, R.G. 28/4/2021-31468).

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1