Türkiye Barolar Birliği Dergisi 167.Sayı

171 TBB Dergisi 2023 (167) Şerife YILDIZ AKGÜL yeceği görüşü savunulmakta ve bu görüş Danıştay kararlarında da karşılık bulmuştur.123 Ancak Danıştay kararlarına bakıldığında artık Danıştay faize hükmedilmesi bakımından maddi tazminat-manevi tazminat ayrımı yapmamakta manevi tazminata da faiz uygulanmasına karar vermektedir.124 Faizin başlangıç tarihine ilişkin olarak idari eylemler nedeniyle uğranılan zararın tazmini için idareye başvuruda bulunulmasının, dava ön şartı olarak öngörülmesi ve zararın idare tarafından en erken bu tarihte sulhen ödenebilecek olması nedeniyle yargı yerince hükmedilecek tazminat miktarına, ön karar için idareye yapılan başvuru tarihi, adli yargıda dava açılması halinde adli yargıda dava açıldığı tarih itibarıyla yasal faiz uygulanması, Danıştay’ın yerleşik içtihatlarıyla kabul edilmiştir.125 Belirtmek gerekir ki depremin bireyler bakımından mücbir sebep olarak kabulünün bir sonucu olarak idareye başvuru yapılmasının uzunca bir süre fiilen imkansız olduğu hususu da gözetilerek manevi tazminata faizin, idareye başvuru tarihinden itibaren değil zararı doğuran olayın gerçekleştiği tarihten itibaren uygulanması, hakkaniyete daha uygun olacaktır. İdari işlemlerden doğan zararlar bakımından ise yasal faizin başlangıç tarihi olarak idareye başvuru yapılmışsa idareye başvuru tarihinin, idareye başvuru yapılmamışsa dava tarihinin esas alınacağı kabul edilmektedir.126 Davacı tarafından manevi tazminat miktarının dilekçe ile artırılması halinde artırılan miktar bakımından faizin başlangıç tarihinin de belirlenmesi gerekir. Danıştay bilirkişi incelemesi sonucunda ortaya çıkan gerçek zararın tamamının tazmini amacıyla verilen miktar 123 Gözler, s.1410. 124 Manevi tazminata faiz uygulayan bazı kararlarda karşı oy olarak “ilk defa yargı kararıyla para olarak değerlendirilebilen bir manevi tazminatın önceden davalı idarece belirlenmesi ve de ödenmesinin mümkün olmaması nedeniyle, ödemede gecikmeden bahsedilemeyeceği gibi, manevi tazminat, esasen bütün hususlar dikkate alınarak “takdiren” belirlendiğinden manevi tazminata faiz uygulanmaması gerek(mekte)”tiği ifade edilmektedir. Danıştay 10. Daire, 09.06.2022, Esas: 2017/2011, Karar: 2022/3046, www.danistay,gov.tr 125 Danıştay 10. Daire, 30.05.2022, Esas: 2017/2968, Karar: 2022/2893, www. danistay,gov.tr, Danıştay 10. Daire, 06.06.2022, Esas: 2017/2910, Karar: 2022/3046, www.danistay,gov.tr 126 DİDDGK, 02.12.2013, Esas:2010/2742, Karar:2013/4312 nakleden Kaplan, s.334.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1