Türkiye Barolar Birliği Dergisi 167.Sayı

172 Depremden Kaynaklanan Manevi Zararlardan İdarenin Sorumluluğu artırımına (ıslah) ilişkin dilekçenin yeni bir dava niteliğinde olmayıp, mevcut davada talep edilen tazminat miktarının ıslah suretiyle artırımına olanak sağlayan yasal bir hakkın kullanımına ilişkin olduğu hususunun dikkate alarak artırılan tazminat miktarı yönünden davanın kabul edilmesi halinde, yasal faizin başlangıcının bu miktar yönünden de idarenin temerrüde düştüğü tarih olan idareye başvuru tarihinin esas alınması gerektiğine hükmetmiştir.127 İdari merci tecavüzü halinde ise merciine tevdi kararının davalı idarelere tebliğ edildiği tarih yasal faiz başlangıç tarihidir.128 SONUÇ Depremi önlemek mümkün değildir. Ancak yargı kararlarında da açıkça ifade edildiği üzere depremin neden olduğu zararların, bu zararları önlemeye yönelik yetkilerin idarece etkili bir şekilde kullanılması halinde, neredeyse tamamen önlenmesi mümkündür. Dolayısıyla depremden kaynaklanan zararlar daha çok idarenin kusurlu sorumluluğu çerçevesinde tazmin edilmektedir. İdarenin hiçbir kusuru olmasa dahi depremden kaynaklanan zararların toplumsal sorumluluk çerçevesinde karşılanması sosyal devlet ilkesinin bir gereğidir. Bu sorumluluğun işletilmesi depremden önce alması gereken önlemler konusunda idarenin daha titiz davranmasını sağlayacaktır. Sosyal dayanışma düşüncesinin somutlaşması çerçevesinde zararların tazminine yönelik fonların kurulması gündeme gelebilir. Bu sistem yargı önünde idarenin sorumluluğu yolunun işletilmesinden daha kolay şekilde zararın tazminini mümkün kılacaktır. Böyle bir düzenlemenin bulunmaması halinde, depremden kaynaklı karşılanmayan bazı zararların manevi tazminat yoluyla karşılanması mümkün görünmektedir. Manevi tazminat yoluyla idarenin deprem bakımından alması gereken önlemlerde daha titiz davranma127 Kararda ayrıca Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 09/06/2020 tarih ve E:2019/53, K:2020/853 sayılı kararının da bu yönde olduğu ifade edilmiştir. Danıştay 8. Daire, 03.06.2022, Esas: 2020/2398, Karar: 2022/3766, www.danistay,gov. tr, Miktar artırım dilekçesinden itibaren faiz uygulanması gerektiği yolunda aksi yönde bir karar için bkz. Danıştay 6. Daire, 30.11.2021, Esas: 2021/780, Karar: 2022/13194, www.danistay.gov.tr 128 Danıştay 10. Daire, 09.06.2022, Esas: 2017/2011, Karar: 2022/3173, www. danistay,gov.tr

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1