Türkiye Barolar Birliği Dergisi 167.Sayı

56 Sosyal Medya Düzenlemesi İçin Bir Türkiye Denemesi cü ölçütümüz olan belirli bir saiki olma bu durumu karşılamaktadır. Her iki eylemi de yapan kişi yaptığını bilerek ve isteyerek yani kasten yapmaktadır ama biri endişe, korku, panik yaratmak saiki ile hareket ederken diğeri belki de yaptığının faydalı olduğunu düşünmektedir. Son olarak failin zarar verme ereği olmalıdır. Yani sonucunda ulaşmak istediği bir amaç olmalıdır. Bu amaç ise mağduruna bir şekilde zarar vermektir. Her ikisi de aslında zarar verme potansiyeline sahip bir eylemi yapmalarına rağmen misenformasyon yapan kişinin amacı zarar vermek değildir. Aksine insanları zarardan korumak gibi bir amacı bile olabilir. Zaten kendince insanları uyarmak için muhteviyatını araştırmadan bilgiyi yayan kişi ile bunu ne için yaptığını tam manasıyla bilerek yani zarar verme amacıyla yapan kişiyi aynı derecede sorumlu tutmak adil olmayacaktır. Burada misenformasyona ayrı bir pencere açmamızın sebebi ise 13.10.2022 tarihinde kabul edilen 7418 numaralı Basın Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun gereğince 5237 numaralı Türk Ceza Kanunu’na eklenen 217/A27 hükmüdür. Bu hükmün lafzını incelediğimizde hükümde bulunan saik kavramı dezenformasyon yapan kişi ile misenformasyon yapan kişiyi ayırmayı zorlaştırmaktadır. Çünkü her iki failde de incelenecek şey sosyal paylaşım sitelerinde yaptıkları paylaşımlar olacaktır. Paylaşım aynı olacağı için her ikisinin saikleri de aynı gibi görünecektir. Aslında daha büyük bir kusura sahip olan dezenformasyonun faili için saiki belirlemenin yolu çoğunlukla vereceği ifadeye bağlıdır. Başka bir açıdan bakarsak misenformasyonu yapan kişi de dezenformasyon oluşturma saikiyle hüküm giyebilecektir. Ayrıca ispat hukuku açısından saiki tespit etmenin zor olması sebebiyle dezenformasyon saikiyle bunu yapan kişi için perdeleme görevi de üstlenecektir. Dezenformasyonu ürettiği tespit edilemeyen kişinin sadece kasıtlı olarak yayma eylemini yaptığı bahsiyle cezalandırılabileceği gerçeği saik ifadesinin burada yeterli olmadığını göstermektedir. Dolayısıyla söz konusu hükmün özgürlüğü kısıtlayıcı bir hüküm olduğu da göz önünde tutularak dezenformasyon ve misenformasyon tasnifinin net bir şekilde yapılması, ihdas edilen suçun müeyyidesinin ne az ne de çok 27 “Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma Madde 217/A- (Ek:13/10/2022-7418/29 md.) (1) Sırf halk arasında endişe, korku veya panik yaratmak saikiyle, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı bir bilgiyi, kamu barışını bozmaya elverişli şekilde alenen yayan kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır.”.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1