

Başkan’dan
9
maktır. Her vatandaşımız, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olduğu için
hem gurur hem de güven duyar hale gelmelidir.
Her vatandaşımızın güven içinde yaşaması, devletin temel ku-
rumlarının birbirini düşman olarak değil, Anayasa gereği işbirliği
yapılacak, birlikte çalışılacak kurumlar olarak görmelerine bağlıdır.
Buna ilaveten kamuda liyakat sisteminin inşası için bağımsız, tarafsız,
adil yargılama yapabilen ve hesap veren bir yargı sistemi kurulmalı-
dır. Bunu yapacak bilgimiz ve olumsuz örneklerden edindiğimiz ina-
nılmaz bir tecrübemiz vardır. Özeti şudur; adalet mülkün yani vatanın
temelidir. Adalet çökerse ülke de temelsiz kalır.
Vatan bize ata yadigarıdır, çocuklarımıza devredeceğimiz en de-
ğerli varlığımızdır. Öyleyse, bu varlığı korumak için üzerimize düşeni
yapmak hepimizin boynunun borcudur. Bu noktada, vatanın hama-
setle değil, aklın ve bilimin ışığında hayata geçirilecek icraatlarla koru-
nup kollanacağını tekrar hatırlatmak isterim.
Hiçbir devlet, kuruluş felsefesinden, temellerinden uzaklaşarak
yaşayamaz. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş felsefesinde yer alan il-
keler doğrudur. Bize düşen, evvelki günün, dünün ve bugünün doğru
ve yanlışlarından ders alarak, doğruları yapmaktır. Bu çerçevede; bi-
limle, sanatla, insan sevgisiyle yoğrulmuş; okuyan, düşünen, çalışan;
ahlaklı; fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller yetiştirmek en önemli
görevimizdir. Özeti şudur; milli eğitim yeni baştan aklın ve bilimin ışı-
ğında yeniden planlanarak; demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti
olarak Türkiye Cumhuriyeti’ni yarınlara taşıyabilecek gençlerin yetiş-
tirilmesi hedeflenmelidir.
Demokrasi içinde kalkınma her ilimizi, her ilçemizi ve ülkeleri bir-
birine bağlayacaktır. Özeti şudur; üretim ve ticaret ağlarıyla örülmüş
bir ülkenin insanları asla bölünmeyi düşünmez. Böyle ülkelerin insan-
ları komşu ülkelerle her zaman barış içerisinde yaşamak ister. Barış
için ÇIKIŞ YOLU, demokrasi içinde üretim ve ticaret yoluyla kalkınma
böylece yaratılan değerlerin hakça bölüşümünde aranmalıdır.