Background Image
Previous Page  476 / 477 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 476 / 477 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2012 (100)

Disiplin Kurulu Kararları

475

kitaplar, dergiler / books, periodicals

Prof. Dr. Mustafa Tören Yücel

Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi

YARGI REFORMU VE DEMOKRASİ

(Sosyo-Juridik Bir İnceleme)

Kitap, New York Üniversitesi Hukuk Fa-

kültesi eski Dekanı Arthur Vanderbilt’in

“Yargı

reformu uzun soluklu bir uğraştır,”

sözü ile baş-

lıyor. Bu gerçeğin ülkemiz için büyük önemi

olduğunu sanıyorum. Biz de bir gece içinde bir

usul yasasında yapılan değişikliklerin, “

torba”

yasalar içinde geçiştirilen bir

“yeni”

hükmün

“reform”

sayılması kar-

şısında bu söz büyük önem taşıyor.

Mustafa Tören Yücel, bilimsel çalışmaları yanında uzun süre uy-

gulama ile de iç içe yaşamış bir hukukçu. Bir bakıma “adalet fenemo-

logu”. Özellikle istatistikleri anlama ve yorumlama konusunda hem

etkin hem de yetkin işlevler yüklenmiş. Bu nedenle son zamanlarda

yayımladığı makale ve kitaplarda (örneğin Türkiye’de Yargının Et-

kinliği (2008) ile Türk Ceza Siyaseti ve Kriminoloji (2007), Yeni Türk

Ceza Siyaseti (2011) adlı kitapları gibi), yargı alanında rakamsal bilgi-

lerle desteklenmeyen öneriler konusunda kuşkulu davranıyor. Her-

hangi bir kişinin tek başına gözlem ve deneyiminin elbette ki önemi

var ama bu gözlem ve deneyimler istatistik bilgilerle desteklenmeyin-

ce objektif olmaktan çıkıyor, öznel değerlendirmeler olarak kalıyor.

Yücel’e göre,

“tüketicilerde adaletsizlik duygusunu tahrik etmeyecek

adil bir sistem”

olması gerekendir. En önemlisi böylesine

“dürüst/adil

yargılanma hakkı”

yargıya egemen olmalıdır. Bu

“yargı erkinin göre-

vidir,”

diyor. Günümüz yargı açılış törenlerindeki abartılı cübbeleri

anımsatan bir değerlendirme ile

“Hâkimler giydikleri cüppe ile kendi-

lerini Herkül gibi görmek yerine ‘insan olarak ben de hata yapabilirim”

düşüncesiyle hareket etmelidirler diyor ve “

yargının saygı duyulmayı

hak etmesini”

vurguluyor. TBB Başkanı rahmetli Özdemir Özok’un

2003-2004 adli yargı yılı açılış konuşmasındaki şu cümleleri bu bağ-

lamda anmak ve anımsatmak istemekteyim:

“Kurumlar da kişiler gibi,

saygınlıklarını kendileri yaratır ve kendi davranışları ile korurlar. Biz kendi

kendimize ne kadar saygınlık, mehabet atfedersek edelim, kişisel zaaflarımı-

zın sonucu yarattığımız olaylar, toplumun önem verdiği hassas konulardaki