Previous Page  30 / 437 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 30 / 437 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2016 (127)

Furkan KARARMAZ

29

rumludur ancak emrin hatalı uygulanması halinde sorumluluk “ku-

ruluşa göre, emniyet müdürü veya ilçe emniyet amirine aittir. Mülki

amir, emirlerini doğrudan çevik kuvvet şube müdürüne veya grup

amirine vermişse sorumluluk emri alan amire aittir.” Bu düzenleme-

ler kanunsuz bir emir veya suç teşkil eden bir emir söz konusu oldu-

ğunda sorumluların belirlenmesi bakımından önem arz etmektedir.

Ancak bu konuda PVSK’da tehlikeli bir hükmün yer aldığını belirtmek

gerekmektedir. PVSK’nın ikinci maddesi polis bakımından kanunsuz

emir konusunu düzenlemektedir. Bu maddeye göre “polis, amirinden

aldığı emri, kanun, tüzük ve yönetmelik hükümlerine aykırı görürse,”

yerine getirmeyecek “ve bu aykırılığı emri verene” bildirecektir. “An-

cak, amir emrinde ısrar eder ve bu emrini yazılı olarak yenilerse, emir

yerine” getirilecek ve bu halde, emri yerine getiren memur sorumlu

olmayacaktır. Maddenin devamında ise konusu suç teşkil eden em-

rin hiçbir surette yerine getirilmeyeceği ve böyle bir emri yerine ge-

tirenlerin sorumluluktan kurtulamayacağı belirtilmektedir. Bu idari

teşkilatımızın genelinde de geçerli olan kanunsuz emir ilkesinin polis

bakımından ifade edilmesinden başka bir şey değildir. Ancak madde-

nin ikinci fıkrasının dokuzuncu bendinde getirilen istisna, müdaha-

le konusu bakımından önemlidir. Bu bende göre “kanunsuz toplantı

veya kanunsuz yürüyüşleri dağıtmak veya suçlularını yakalamak için,

yetkili amir tarafından verilecek” sözlü emirlerin derhal yerine geti-

rilmesi gerekmektedir. Ayrıca “bu emirlerin yazılı olarak verilmesi”

istenilemeyecektir. Düzenlemeye göre “bu hallerde emrin yerine ge-

tirilmesinden doğabilecek sorumluluk emri verene aittir.” Asgari dü-

zeyde idare hukuku bilgisine veya idari tecrübeye sahip bir kişi bu son

cümlenin bir temenniden ibaret olduğunu görebilir. Kanunsuz emir

ilkesine getirilen bu istisna uygulamada büyük sorunlara neden ola-

bilecek niteliktedir. Çevik kuvvet memurunun amirinden gelecek her

türlü emri gözü kapalı uygulaması gerekecek ve emrin uygulanması

ile ilgili disiplin veya ceza hukukuna ilişkin bir sorun ortaya çıktığın-

da bu durumdan amirinin sorumlu olduğunu ispat etmek durumunda

kalacaktır. Toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin ve bunlara müdahalenin

dinamik yapısının emirlerin yazılı tebliğine imkân vermediği söylene-

bilir. Ancak bu duruma ilişkin yasal düzenlemenin sadece emri vereni

değil aynı zamanda bu emri yerine getirecek memurları ve bu emrin